BUCAK JANDARMA KARAKOLUNDA İŞKENCE İDDİALARI

BUCAK JANDARMA KARAKOLUNDA İŞKENCE İDDİALARI

Burdur ilinin Bucak ilçesine bağlı Karaaliler köyü nüfusuna kayıtlı Tahir YILDIZ isimli vatandaş MAZLUMDER'i arayarak; Bucak Jandarma Karakolu tarafından 8-15 Mayıs 2000 tarihleri arasında kendilerine yapılan işkence nedeniyle sanıkların Burdur Ağır Ceza Mahkemesinde (2001/129 E.) yargılandıklarını, kendilerinin davaya müdahil olduklarını, ancak kendilerini savunacak avukatların çeşitli nedenlerle çekindiklerini ve MAZLUMDER'den yardım istediklerini beyan ederek yardım talebinde bulunmuştur.

MAZLUMDER heyeti olarak Av. Süleyman ÇETİNTULUM ve Av. Yunus KALKAN 18.10.2001 tarihli duruşmaya bizzat müdahillerin yanında katılmışlar ve aşağıdaki bilgileri yerinde tespit ederek öğrenmişlerdir.

Olay, 8.5.2000 tarihinde bir hayvan hırsızlığı soruşturması için Bucak Jandarma Komutanlığı, civar köylerden ve Afyon İli Dinar İlçesi köylerinden toplam 17 kişiyi gözetim altına almıştır. Gözetim altına alındıkları sırada doktor tarafından sanıkların muayeneleri yapılmış ve sağlam olduklarına dair rapor verilmiştir. 9-15.10.2000 tarihleri arasında gözetim altında tutuldukları sırada suçlarını itiraf etmeleri nedeniyle sanıklar savcılığa sevk edilmeden önce 15.10.2000 tarihinde topluca Bucak İlçesi 1 Nolu Sağlık Ocağından, kendilerinde "darp ve cebir izine rastlanmadığı"na dair raporlar alınarak dosyaya eklenmiştir.

Tahir Yıldız ve arkadaşları Savcılığa verdikleri ilk ifadelerinde üzerlerine atılı suçu inkar etmişler ve kendilerine Jandarma Karakolunda işkence ve kötü muamele yapıldığını, adli tabip raporlarının gerçeği yansıtmadığını iddia etmişlerdir. Bunun üzerine tekrar Bucak Devlet Hastanesine sevk edildikleri ve bu şahıslardan 10 tanesi üzerinde çeşitli yerlerinde künt cisimle vurmadan kaynaklanan yaygın ve uzun süreli ekimozların meydana geldiği 16.10.2000 tarihli raporlarla tespit edilmiş ve bir kısım sanıklar için 3 gün, bir kısmı için 2 ve 1 gün iş ve gücüne manidir, bir kısmı için ise "iş ve gücüne mani olmaz" raporları çıkmıştır.

Müştekilerin sanık olarak gözetim altına alındıkları sırada avukat yardımına başvurmalarına rağmen avukatlarıyla görüşmelerine mani olunmuştur. Bu nedenle avukatlar ile yerel savcı arasında yoğun bir trafik yaşanmış, ilgili karakol komutanının yazılı savcılık iznine rağmen sanıklar ile avukatları görüştürmeme şeklindeki eylemi devam etmiştir. Sonunda avukatların sanıkları görmesine izin verilmiş, sanıkların nezaret koşulları ve kendilerine işkence yapıldığı savı bu avukatlar tarafından belirlenmiştir. Örneğin sanıkların zincire bağlı olarak nezarethanede tutulduğu tespiti yapılmıştır.

Müştekilerin gözetim sırasında işkence gördüklerine ve bunun raporla tespit edilmesinden sonra yanlış rapor veren Sağlık Ocağı Doktoru Mithat ŞENCAN hakkında adli görevini savsaklamak suçundan dava açılmış (Bucak Asliye Ceza Mahkemesi 2000/235 E., 2001/104 K.) ve bu doktor bu suçtan mahkum olmuştur. Mahkeme, karar gerekçesinde sanık doktorun "Muayene sırasında muayene yerinde asker bulundurduğu ve sanıkların kelepçelerinin çözülmediği ve 17 kişiyi sadece 45 dakika süren bir muayeneden geçirdiği, bunun ise mümkün olmadığı, Türkiye'nin altına imza attığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve diğer sözleşmeler ve uluslar arası toplumlarda genel kabul gören diğer belge ve doktorların görev sırasında uymaları gereken tıbba ilişkin etik değerler birlikte değerlendirildiğinde... sanığın cezalandırılmasına" denmektedir.

Keza, Jandarma Komutanının ve işkence yapan diğer 9 kişi hakkında, sanıkları avukatlarıyla görüştürmeme ve uzun gözaltı süresi nedeniyle hakkında görevi kötüye kullanma suçundan da cezalandırılmaları, dava açan savcı tarafından iddianamede ayrıca talep edilmiştir.

İşkence sanıklarının neler yaptığına gelince; işkenceye maruz kalan kişilerin dosyaya yansıyan beyanlarından şunları tespit etmek mümkündür:

· Tüm şahıslar kaba dayak ve küfür ile taciz edilmiştir.

· Beş gün boyunca ekmek ve su verilmediğini hepsi beyan etmektedir.

· Gözetim sırasında gözleri hep bağlı tutulmuş, birbirleri aleyhine ifade vermeye zorlanmışlardır.

· İki kişi hariç hepsine, baş ve cinsel organlarından cereyan verilmiştir.

· Hepsi çırılçıplak soyularak su içinde yalınayak bekletilmişlerdir.

· Tazyikli su sıkma suretiyle üşüme ve titremelerine sebep olunmuştur.

· Dört kişi, makata cop sokulması suretiyle cinsel tacize uğradıklarını iddia etmiştir.

· Bir kişinin iki dişi kırılmıştır.

· Bir kişinin burnu kırılmıştır.

· Bir kişinin 7 kez başına poşet geçirilerek boğulması teşebbüsünde bulunulmuş 7 saat baygın kalmıştır.

İşkence sanıkları mahkemede suçlarını inkar etmişler, Afyon ve Isparta İl jandarma Komutanlığından gelen ekiplerin yapmış olabileceği savunmasında bulunmuşlardır. Mahkeme bu iddiaları araştırmaktadır. Gelecek duruşma 22.11.2001 tarihinde yapılacaktır.

Av. Süleyman ÇETİNTULUM

MAZLUMDER Gen.Başkan Yardımcısı

YAYIN BİLGİLERİKategori Adı Yurt İçi RaporlarTarih 2001-10-04
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4644359