Suç duyurusu dilekçesinde, İsrail ordusunun, 27 Aralık 2008 ile 21 Ocak 2009 tarihleri arasında Gazze şehrine düzenlediği saldırı ve işgal sonucunda, yarısı kadın ve çocuk 1350'den fazla Filistinliyi öldürdüğü, saldırılarda ayrıca 5 bin 450 kişinin de yaralandığı kaydedildi.
Dilekçede, "Ağır bombardıman Gazze'nin altyapısını yok etmiştir. Binlerce ev, okullar, hastaneler hatta camiler enkaza dönmüştür. Yabancı ve Arap doktorlar, Gazze'deki sivil halktaki olağan dışı yaralar nedeniyle İsrail'i yasak silahlar kullanmakla suçlamıştır. İsrail hükümet yetkilileri, bu suçlamalar sonrasında beyaz fosfor kullandığını itiraf etmiştir" denildi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon'un, İsrail'i aşırı kuvvet kullanmakla suçladığı ve Gazze Şeridi'nde BM binalarını bombalayanların hesap vermesini talep ettiği anımsatılan dilekçede, çeşitli uluslararası kuruluşların da Gazze'de yaşananlarla ilgili soruşturmalar açılması yönünde taleplerde bulundukları belirtildi.
Suç duyurusu dilekçesinde, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, Başbakan Ehud Olmert, Dışişleri Bakanı Tzipi Livni, Savunma Bakanı Ehud Barak, Genelkurmay Başkanı Gabi Ashkenazi, Savunma Güçleri Güney Komutanı Yoav Galant, İsrail ordu görevlileri Amir Peretz, Binyamin Ben Eliezer, Avi Dichter, Carmi Gilon, Dan Halutz, Doron Almog, Eliezer Shkedy, Giora Eiland, Matan Vilnai, Moshe Bogie Yaalon, Shaul Mofaz ve ismi tespit edilemeyen diğer şüphelilerin, "soykırım" ve "insanlığa karşı suç" kapsamında cezalandırılması talep edildi.
Dilekçede ayrıca, söz konusu kişiler hakkında, Türkiye'ye girmeleri halinde tutuklanmaları için yakalama emri çıkartılması istendi. MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı avukat Emrullah Beytar, Ankara Adalet Sarayı önünde yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırının, İnsan Hakları Sözleşmesine, Cenevre İnsan Hakları Sözleşmesine ve Irk Ayrımını Engelleyici Sözleşmeye aykırı olduğunu söyledi. 5237 sayılı TCK'nın 13. maddesinde, "Evrensel Yetki" ilkesinin kabul edildiğini anımsatan Beytar, bu yetki ile gerek "soykırım", gerek "insanlığa karşı suç" işleyenlerin, yabancı olsalar dahi Türkiye'de yargılanabilmesine olanak tanındığını kaydetti.
Beytar, TCK'nın 13. maddesine dayanarak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. MAZLUMDER İstanbul Şubesi üyeleri de Sultanahmet'teki İstanbul Adliyesi'ne gelerek, suç duyurusu dilekçesini savcılığa verdi. Daha sonra grup adına bir basın açıklaması yapan MAZLUMDER İstanbul Şube Başkanı Ayhan Küçük, İsrail'in Gazze'ye yönelik "soykırımı" nedeniyle suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, bu suçu işleyen İsrailli yetkililerin Türkiye'ye geldiklerinde yargılanmaları ve tutuklanmalarını talep ettiklerini söyledi.
MAZLUMDER'in yurt genelindeki diğer 20 şubesi de Cumhuriyet Savcılıklarına, ayrı ayrı suç duyurusunda bulundu.
29.01.2009 Yenişafak