2011 yılından beri savaşın tüm acımasızlığıyla sürdüğü Suriye’de son haftalarda, Esed rejimi tarafından İdlib ve Hama’daki hastanelere dönük saldırılar gerçekleştirilmiştir. Hass köyünde Nabad El-Hayat Hastanesi, Kafr Zita kasabasında Cave Hastanesi, Kafranbel kasabasında Cerrahi Hastanesi ve El-Şam Hastanesi bombalanmıştır.
Birleşmiş Milletler, son üç haftada İdlib'e yönelik saldırılarda 160'a yakın kişinin hayatını kaybettiğini ve en az 180 bin kişinin yerinden edildiğini, yerinden edilenlerin birçoğu kamplara yerleşse de 80 binden fazla kişinin gidecek hiçbir yerinin olmadığını açıklamıştır. Saldırılarda 17 okulun zarar gördüğünü, birçok okulun kapandığını ve 400 binden fazla öğrenicinin okula gidemediğini duyurmuştur. 28 Nisan'dan beri ise gerginliği azaltma bölgesine dönük hava saldırılarında 18 sağlık merkezinin hedef alındığını, 49 hastanenin ise saldırı endişesiyle çalışmalarını askıya aldığını vurgulamıştır.
Milyonlarca Suriyelinin sorunlarına acılarına her geçen gün yenileri eklenmektedir.
Toplu katliamlar, yasaklı fosfor bombası kullanımı, hava saldırıları, hastaneler ve sağlık merkezlerinin bilerek hedef seçilmesi gibi süreklilik arz eden sistematik sivil katliamlar, başta yaşam hakkı ihlali olmak üzere savaş suçu ve insanlığa karşı işlenmiş en ağır suçlar kapsamındadır. Suriye’de yapılan ağır İnsan Hakları ihlallerinin cezasız kalması, ihlal yapanları ayrıca cesaretlendirmektedir.
MAZLUMDER olarak, ABD, Rusya, İŞİD, PYD, Haşdi Şabi ve diğer aktörler tarafından Suriye’de daha önce gerçekleştirilmiş ağır İnsan Hakları ihlallerine karşı açıklamalarda bulunmuştuk.
Şimdi de:
#Mazlumder
#İnsanHakları
#Suriye
#SessizKalmakiSuriyedeİnsanlıkÖlmesin