Suriye’nin Rojava olarak adlandırılan kuzey kesiminde Kobani Kantonu olarak ilân edilen bölgede kamu otoritesi icra eden PYD yönetiminin Erbil merkezli medya kuruluşu Rudaw’a yönelik baskıları üzerine MAZLUMDER  Dışilişkiler Komitesi aşağıdaki açıklamayı yapmıştır.

Rudaw Tv'ye Yönelik Baskılar Kabuledilemez

Suriye Kürdistanı'nda bir müddettir fiili hâkimiyetini sürdüren ve yönetim için çeşitli idari mekanizmalar da tesis etmiş bulunan Demokratik Birlik Partisi tarafından (Partiya Yekîtiya Demokrat, PYD) Kobani Kanto olarak ilân edilen bölgede Rudaw Medya Grubunun çalışmalarının yasaklandığı açıklanmıştır. Yasak sadece Rudaw Medya grubuna bağlı basın mensuplarının çalışmalarını değil Rudaw ile çalışan serbest muhabirleri ve gazetecileri de kapsamaktadır. PYD yönetimi yasağın Rudaw yayın politikasını değiştirmedikçe kalkmayacağını da ifade etmiştir.

MAZLUMDER’in 18 Eylül 2015 tarihinde PYD yönetimi altında bulunan bölgelerde yaşanan hak ihlalleri üzerine yaptığı açıklamada da ifade edildiği gibi bölgede fiili bir yönetim tesis etmiş bulunan PYD, uluslararası hukukî standartlara, insan hakları prensiplerine ve savaş hukukuna kayıtsız ve şartsız olarak bağlı kalmak durumundadır. Ne var ki kontrolü altındaki bölgelerde kaydedilen vahim insan hakkı istismarları PYD’nin “demokratik özerklik” taahhüdüyle bağdaşmamaktadır.

PYD kontrolündeki bölgelerde Erbil merkezli medya kuruluşu Rudaw’a karşı takınılan tutum PYD hakkındaki endişeleri doğrular niteliktedir. Başta Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (KDPS) taraftarları olmak üzere birçok Kürt ve Arap siyasinin PYD tarafından baskı gördüğü, göçe zorlandığı ve güvenilmez suç ithamlarıyla hapsedildiğine ilişkin raporlar da göz önüne alındığında Rudaw’a yönelik yasak münferit bir ifade özgürlüğün kısıtlamasından da öte bölgedeki güçlerin insan hakları siciline ilişkin kaygı verici bir tehlikeye işaret eder hale gelmektedir.

Elindeki fiili siyasal ve askeri gücü barış ve huzuru tesis etmek için kullanması gereken PYD’nin bu tür uygulamaları ve yönetim pratikleri birçok uzun vadeli problemin doğmasına sebep olacaktır. Bu yüzden MAZLUMDER olarak PYD’ye;

-Uluslararası yasa ve sözleşmelerin ışığında çoğulcu bir yönetim anlayışıyla hareket etmesi gerektiği,

-Basın özgürlüğü ile kişi hak ve hürriyetleri üzerinde kurduğu baskıları kaldırması,

-Muhalif siyasal yapı ve hareketlerin özgürce çalışmalarına imkân sağlayacak bir yapı oluşturarak, kontrolünde tuttuğu siyasi ve askeri araçlarla engel olmaması

-Savaşın şiddetinden dolayı evlerini terk etmek zorunda kalmış olanların mülkiyet hakkını ihlal etmemesi konularında açık bir çağrıda bulunuyoruz.

Ayrıca, tüm sosyal ve siyasal kesimleri kapsayan, hukukun evrensel değerlerine bağlı, barışçıl bir tutum benimsemeye davet ediyoruz.

Kim olursa olsun, kimden gelirse gelsin,  insan haklarını ihlal eden bu tür yaptırım ve tasarrufları kabul edilemez bulduğumuzu ve kınadığımızı ifade ediyoruz.

MAZLUMDER Dışilişkiler Komitesi