2000 HAZİRAN İhlal Raporu

YAŞAMA HAKKI

FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER/ŞÜPHELİ ÖLÜMLER

01 Haziran 2000'de Samsun'un Taflan Belde Belediye Başkanı Ali Öztürk ile eşi Müzeyyen Öztürk, uyudukları sırada kimliği belirsiz kişilerce öldürüldüler. Cinayetlerin arkasında arazi mafyası olduğu iddiası ortaya atıldı.

9 Haziran 2000 akşamı İstanbul Bahçelievler'de Merkeziçi Kahvehanesini silahla tarayan kimliği belirsiz kişiler, kahvehane sahibi Yakup Kartal ile Vahit Şahin'i öldürdüler.

9 Haziran 2000'de Trabzon Değirmendere Sanayi Sitesi mevkiinde, Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Deniz Doğan'ın cesedi denizden çıkarıldı.

12 Haziran 2000 günü İstanbul Kartal'da, bir ormanlık alanda, başsız bir ceset bulundu. Yapılan incelemeler sonucunda cesedin, Kartal Cevizli'de lastik tamirciliği yapan Ayhan Yılmaz'a ait olduğu belirlendi.

19 Haziran 2000 günü Şanlıurfa'nın Bozova ilçesinde oturan Mehmet Çetin tarladan evine döndüğünde, oğlu Mustafa Çetin'i (20) odada bıçaklanarak öldürülmüş halde buldu.

19 Haziran 2000 günü Sakarya Nehri'nin Doğanlar köyü yakınlarında, bir grup balıkçı ağaçlara takılı kimliği belirsiz bir erkek cesedi buldu. Aynı gün nehrin Kumbaşı kesimindeki Adliye Köprüsü ayaklarında da vatandaşlar tarafından bir ceset daha bulundu. Cesedin, Geyve ilçesine bağlı Boğazköyde oturan Süleyman Bilek'e (35) ait olduğu belirlendi.

21 Haziran 2000'de İskenderun'da Zehra Yasemin Nadir isimli bayan evinde ölü bulundu. Nadir'in ölümünden, çürümüş cesedinin etrafa kokular salması üzerine haberdar olundu.

23 Haziran 2000'de Diyarbakır'ın Alipaşa Mahallesi Yeşiller sokağında kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısına uğrayan Mehmet Kaya hayatını kaybetti.

Bursa'nın İnegöl ilçesi, Akhisar köyünde 27 Haziran gecesi evine gitmekte olan Mehmet Ali Sönmez, kimliği belirsiz kişilerin bıçaklı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde BBP İlçe 2. Başkanı Recep Orak'a ait olduğu belirtilen bir ceset bulundu. Yetkililer cesedin bir yıl önce Hizbullah tarafından gömüldüğünü belirterek, ceset üzerinde işkence izlerine rastlandığını ifade ettiler.

Gaziantep Yeşilevler Mahallesi'nde Hizbullah'a ait olduğu belirtilen evde bir ceset gömülü olarak bulundu. Cesedin, yaklaşık 1.5 yıl önce kaybolan Batman nüfusuna kayıtlı Abdullah Tunç'a ait olduğu belirtildi.

Uğur Mumcu suikastiyle ilgili Ankara 1 Nolu DGM'de görüşülen ana davada, DGM Savcısı Hamza Keleş, hakkında idam cezası istemiyle dava açtığı tutuklu sanık Abdullah Argun Çetin'in tahliyesini istedi. Savcının istemi, oy çokluğu ile reddedilerek, Mumcu suikastıyla ilgili yürütülen soruşturmanın sonucunun beklenmesine karar verildi.

6 Mayıs'ta gözaltına alındıktan hemen sonra İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ve Başbakan Bülent Ecevit tarafından "Mumcu'nun katilleri" olarak kamuoyuna tanıtılan Yusuf Karakuş ve Abdülhamit Çelik'le ilgili olarak bir açıklama yapan Ankara Emniyet Müdürü Kemal İskender, sözkonusu şahısların suikastle ilgilerinin olmadığını söyledi. Bu gelişme üzerine Ankara DGM Başsavcısı Cevdet Volkan, "Yoğun bir şekilde çalışıp dört başı mamur bir şekilde iddianame hazırlamaya çalışıyorum. Soruşturma ve iddianame hazırlıkları devam ederken, bu tür açıklamaların yapılması çalışmalarımızı baltalar." dedi. Volkan, İskender'in sözleriyle ilgili olarak "Neden şimdiye kadar sustu da, çıkıp şimdi konuşuyor?" diye sordu.

Umut oparasyonu kapsamında gözaltına alınarak tutuklanan Hasan Kılıç'ın kardeşi avukat Hüseyin Kılıç, sorguda "paket ifadeler" getirilip işkence ile imzalatıldığını ve daha sonra "bu olmadı" denilerek, diğer paket ifadeleri imzalamaları için tutuklu şahıslara işkence yapıldığını söyledi.

İtalya'dan Türkiye'ye getirilen Mehmet Ali Ağca, Gazeteci Abdi İpekçi'nin öldürülmesiyle ilgili olarak, "Ben, Abdi İpekçi'nin katili değilim. Ben sadece bir aktördüm" dedi.

PKK'dan koptuktan sonra güvenlik güçleri tarafından kullanılan, Güneydoğu'daki çok sayıda faili meçhul siyasi cinayetin sorumlusu Suriye asıllı "Mete" kod adlı İbrahim Babat'a, JİTEM'in "çatışmada öldü göstererek yeni kimlik verip infaz yaptırdığı" ortaya çıktı. Kendisine vaat edilen 7 yıl yerine 17 yıl hapis cezasına çarptırılan Babat, DGM ve Başbakanlık Teftiş Kurulu'na verdiği ifadede, JİTEM'in itirafçılara, PKK'yla bağlantısı tespit edilen herkesi infaz etme yetkisi verdiği ve kendisine de bu yönde talimat aktarıldığını söyledi. Dönemin Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırladığı raporda, İbrahim Babat'ın devlet yetkililerinin kendisine verdiği vaatlerin tutulmaması üzerine İstanbul DGM ve Başbakanlık Teftiş Kurulu'na dilekçeyle başvurduğu belirtildi. Babat ifadelerinde, "Bu insanları yakalayıp suçu varsa tespit etmek ve adalete teslim etmek yerine faili meçhul bir biçimde öldürmeyi yöntem olarak benimsemiştik. JİTEM'in bize verdiği talimat buydu" dedi.

YERİNDE İNFAZ ve İŞKENCE İLE ÖLÜM

Ermenistan'dan Türkiye'ye geçmek isteyen bir Ermeni askeri, sınırda "dur" ihtarına uymadığı iddiasıyla öldürüldü. Ceset daha sonra Ermenistan yetkililerine teslim edildi.

Araba lastiklerinden yaptıkları sallarla Henzil Çayı üzerinden Türkiye'ye geçmek isteyen üç Iraklıya askerlerin açtığı ateş sonucu; Süleymaniye nüfusuna kayıtlı Cemal Muhari ölürken, Mustafa Baran ile Ziya Baran adlı kardeşler de yaralandı.

Tunceli'de 27 Mayısta askerler tarafından öldürülen Hamza Albayrak'ın babası Mustafa Albayrak, Tunceli Cumhuriyet Savcılığı'na, oğlunun herhangi bir uyarı yapılmadan vurulduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

Süleyman Örs adlı şahsın 6 Eylül 1997 tarihinde şüpheli şahıs olarak görülmesi ve "dur" ihtarına cevap vermemesi sonucu polisler tarafından 48 yerinden vurularak öldürülmesiyle ilgili davadan beraat kararı çıktı. İstanbul Eyüp 2. Askeri Mahkemesi'nde sanık Avukatı İlhami Yelekçi'nin esas hakkındaki savunmasını dinleyen mahkeme heyeti, karar için duruşmaya iki dakika ara verdi. Mahkeme heyetinin iki dakikalık süre dolmadan duruşmayı yeniden görmeye başlaması, müdahil Avukatları Behiç Aşçı ve Nurhayat İşyapan tarafından "karar daha önceden verilmiş"şeklinde değerlendirildi.

Geçtiğimiz ay, İzmir'in Balçova ilçesinde "dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle Yaşar Yılmaz adlı şahsı öldüren polis memuru Özdemir Pesen'in İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Pesen ifadesinde, kovalama esnasında silahının yere düştüğünü iddia ederek, "Kurşun ya sekerek ya doğrudan Yılmaz'a isabet etti. Bunun üzerine yaralıyı hastaneye götürdük. Ancak kurtarılamadı" dedi.

ÇATIŞMALARDA ÖLEN VE YARALANANLAR

Erzurum'un Hınıs ilçesi kırsalında bir güvenlik görevlisi ve 4 PKK'lı ölürken, 3 güvenlik görevlisi de yaralandı.

SİVİLLERE YÖNELİK EYLEMLER

Manisa Turgutlu'da Osman Gülcan adlı şahsın kamyonuna binen polis memuru Muhterem Topçu, Gülcan'ı kafasına ateş ederek öldürdü. Olay sonrası yakalanan Topçu, Gülcan'ı para için öldürdüğünü söyledi.

30 Haziran 2000'de Mardin Savur'dan Serenli köyüne gitmekte olan bir traktörün yola döşeli mayına çarpması sonucu meydana gelen patlamada, traktörü kullanan Mehmet İlhan adlı şahıs hayatını kaybederken, Hatice, Baran ve Sait İlhan adlı kişiler de yaralandı.

KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ

KAÇIRMA/KAYIPLAR

Adana'da Elix Tekstil fabrikasında bekçi olarak çalışan 44 yaşındaki Ramazan Çelik'ten yaklaşık iki aydır haber alınamadığı belirtildi.

Mardin'in Midyat ilçesindeki evinden, 30 Nisan 2000 tarihinde "hava almak için dışarı çıkıyorum" diye ayrılan Hamdi Gümüş'ten bir daha haber alınamadı. Gümüş'ün ailesinin ilgili mercilere yaptığı başvurudan da bir sonuç çıkmadığı belirtildi.

CİNSEL TACİZ/TECAVÜZ

Çankırı Valisi iken Vali Ayhan Çevik'e bombalı saldırıda bulunanlardan biri olarak hakim karşısına çıkartılan Lale Açık, Ankara DGM'de, Tokat Emniyet Müdürlüğü'nde işkence gördüğünü ve iki polisin kendisine tecavüz ettiğini iddia etti. Mahkeme başkanının, savunma yaparken bunları neden anlatmadığını sorması üzerine ise Açık, "Ailemde çekindim ve polislerden korkuyordum" dedi.

Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne, çocuğunun tahlillerini yaptırmak üzere giden Hatice Özen, hastane de görevli polis memuru Murat Çelik'in de aralarında bulunduğu üç kişinin tecavüzüne uğradı.

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, Şükran Aydın adlı kadına gözaltında tecavüz ettiği ve işkence yaptığı iddiasıyla yargılanan Derik eski Jandarma İlçe Komutanı Musa Çitil'e verilen beraat kararını bozdu. Daire, bozma gerekçesinde Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde beraat eden Çitil'in Askeri Ceza Mahkemesi'nde yargılanması gerektiğine hükmetti. AİHM, Aydın'a tecavüz edildiği gerekçesiyle Türkiye'yi tazminat ödemeye mahkum etmişti.

Geçtiğimiz yıl 12 Mart'ta gözaltına alındıkları İskenderun Emniyet Müdürlüğü'nde coplu tecavüz ve işkenceye maruz kalan liseli gençlerin 12 ve 18 yıllık cezaları, henüz kendilerine işkence yapan polislerin davası sonuçlanmadan onandı.

Mardin Nusaybin'de gözaltına alındığı Aralık 1992'de 33 gün boyunca işkence gören ve tecavüze uğrayan 45 yaşındaki Kamile Çiğci'nin dokuz yıl sonraki başvurusu neticesinde Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı, olaya karışan 7 polis hakkında toplam 112 yıl hapis istemiyle dava açtı. Savcılık, ilk kez resmi bir kurum dışında, Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın verdiği raporu delil kabul etti.

Gözaltında Cinsel Taciz ve Tecavüze Karşı Girişim Grubu'nun düzenlediği "Gözaltında Tecavüz Kurultayı"nda tecavüz mağdurları konuştu. Kurultay'da Türkiye'de bugüne kadar 113 kadının gözaltında cinsel taciz ve tecavüze uğradığının belirlenebildiği kaydedilirken, benzer olayların gün geçtikçe daha da arttığına dikkat çekildi. Yaşanan tecavüz olayları ile ilgili olarak da 89 polis, 28 jandarma, asker, itirafçı ve korucu hakkında suç duyurusunda bulunulduğu kaydedildi.

İŞKENCE/İŞKENCE İDDİASI

"Halen Gaziantep Özel Tip Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mehmet Bozgeyik, Hışman Yiğit, Şefik Mert, Hayri Taş, Mehmet Yılmaz, Faruk Ketboğa, Muzaffer Özer, Mustafa Özarslan, Mehmet Turan, Mehmet Yakıt, Hacı Özmen, M. Cabir Karadoğan, A. Menaf Adanur, Davut Taştekin, Aydın ve Sait Arslan ile Ahmet, Halit, Yaşar, Murat, Süleyman ve Mehmet Üstündağ, adlı sanıklar, avukatları aracılığıyla derneğimize başvurarak çok yoğun işkencelere maruz kaldıklarını ve altı aydan beri hücrelerde tutulduklarını belirttiler.

HADEP Üsküdar İlçe Örgütü'nde yapılan bir toplantıdan çıktıktan sonra 11 Haziran 2000'de gözaltına alınan 30 HADEP'liden Bilgin Akkoyun, Cevher Ay, Yasir İşleme ve Burhan Yücel, İHD'de yaptıkları bir basın açıklamasında, gözaltında işkenceye maruz kaldıklarını ifade ettiler. Şahıslar kendilerine ajanlık dayatmasında bulunulduğunu da belirttiler.

Kocaeli Terörle Mücadele ekipleri tarafından 8 Haziran günü evlerine yapılan baskın sonucu gözaltına alınan Yeter ve Murat Güzel kardeşlerin yoğun işkenceye maruz kaldığı ve Yeter Güzel'e ajanlık ve itirafçılık teklifi yapıldığı belirtildi.

Ankara Cebeci'deki bir karakolun çevresinde oturan bazı vatandaşların gece yarısı telefonla arayarak "içeriden çığlıklar yükseliyor, işkence yapılıyor, ne olur bir şey yapın"diye şikayette bulunması üzerine, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Sema Pişkinsüt, karakol yönetimini telefonla arayarak olaya müdahale etti. Komisyondan, olayla ilgili olarak daha sonra bir açıklama yapılmadı.

İstanbul'da kapkaççılık yaptıkları gerekçesiyle Küçükçekmece Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Serkan Aksoy, Kenan Ak ve Nurettin Aydaş adlı şahıslar, suçlamayı kabul etmeleri için Filistin askısına alındıklarını ve dört gün boyunca işkence gördüklerini belirttiler. Gördükleri işkence nedeniyle de suçu kabul etmek zorunda kaldıklarını belirten sözkosunu şahıslara, geçirildikleri sağlık muayenesinde "darp ve cebir izi yoktur" şeklinde doktor raporu düzenlendi. Ancak ifadeleri alınmak üzere savcılığa çıkarıldıklarında, işkence izlerini gören Savcı Adnan Ömeroğlu, "Serkan Aksoy ve Kenan Ak'ın, her iki ön omuzdan koltuk altlarına doğru yaklaşık 10 cm ve 2 parmak kalınlığında kızarıklıklar belirlendi ve bu izler oldukca belirgindi" şeklinde bir rapor hazırladı. Bunun üzerine 3 kişi, muayene için Bakırköy Devlet Hastanesi'ne sevkedildi ve işkenceler doktor raporuyla belgelendi.

7 Haziran gecesi Adana'nın Küçükdikili beldesindeki evinden gözaltına alınan Abdulrezzak Tan'ın kaba dayağa maruz kaldığı belirtildi.

Başbakan Bülent Ecevit'in Diyarbakır'daki konuşması sırasında slogan attığı için gözaltına alınarak Çevik Kuvvet Müdürlüğü'ne götürülen Faysal Çelikbilek, burada kendisine dayak atıldığını belirtti.

İstanbul Avcılar'da otomobil çaldıkları gerekçesiyle 17 Haziran 2000 gecesi gözaltına alınarak Avcılar Asayiş Büro Amirliği'ne götürülen Bahattin Selçuk ve Serkan Gurbet adlı iki genç, "otomobil çaldıklarını itiraf etmeleri" için yoğun işkenceye maruz kaldıklarını belirttiler. Gözaltı süresinin bitiminde götürüldükleri Şişli Eftal Hastanesi ve Avcılar Merkez Sağlık Ocağı "sağlam" raporu verirken, avukatlarının devreye girmesiyle Silivri Devlet Hastanesi'ne sevk edilen Selçuk ve Gurbet'e işkence gördüklerine dair rapor verildi.

İstanbul Zeytinburnu'nda hırsızlık yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınan Emrullah Duman'a işkence yapan Zeytinburnu Asayiş Büro Amirliği'nde görevli polis memurları Ali Rıza Kurt, İbrahim Özen ve Tayfun Çetin Sav, Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma sonrası tutuklanarak cezaevine gönderildiler. Duman, işkenceye delil olarak Adli Tabiplik'ten almış olduğu "yedi gün işgöremez" raporunu sundu.

Bir hırsızlık olayı ile ilgili olarak gözaltına alınan N.A., götürüldüğü Ertuğrulgazi Karakolu'nda işkence gördüğünü söyledi. Suçu kabul etmesi için işkencelere maruz kaldığını belirten N.A.'nın çeşitli yerlerinde morluklar oluşurken, baba Namık A., savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Adana'da, kendilerini jitem mensubu olarak tanıtan kişilerce kaçırıldığını öne süren Şerif Aytaş adlı şahıs, götürüldüğü karakolda, ajanlık teklifinde bulunulup, işkence yapıldığını söyledi.

İstanbul Büyükçekmece'de kurulu Temsa firmasında çalışanları Ercan Şahin "askerin karşısında tespih salladığı", M.A. ve M.Ö de gece yolda yürürken gözaltına alınarak Kıraç Jandarma Karakolu'nda Murat adlı bir astsubayın dayağına maruz kaldıklarını belirttiler.

20 Ocak'ta Kütahya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından gözaltına alınan Tüm Yargı-Sen Kütahya Şube Başkanı Muharrem Akburak'a işkence yaptıkları iddiasıyla yargılanan üç polisin davasında ilk muayene görevini yerine getiren doktor Feyzullah Macit Öztoprak'ın, "işkenceyi gizlediği" ortaya çıktı. İşkence gördüğü daha sonra gittiği devlet hastanesinde belgelenen Akburak'a işkence yapan polis memurları Murat Taner, Haluk Gökçe ve Yaşar Özkan hakkında dava açılırken, Muharrem Akburak da işkence gördüğü yetmiyormuş gibi, yargılanarak beraat etmesine karşın Kırıkkale'nin Sulakyurt ilçesine sürgün edildi.

Hırsızlık yaptıkları gerekçesiyle gözaltına alındıkları İstanbul Karaköy Polis Karakolu'nda gördükleri işkence sonucu fenalaşan Erhan Günsaçtı ve Engin Börü adlı şahıslar Taksim İlkyardım Hastanesi'ne kaldırıldılar. Sözkonusu şahıslar, polislerin kendilerine bir hırsızlık olayını yüklemeye çalışarak 600 milyon lira istediklerini, kendilerinin de bunu kabul etmeyince sopalarla dövüldüklerini, kafalarının duvarlara vurulduğunu iddia ettiler. İki arkadaşı hastaneye getiren polisler ise, olayla bir ilgileri bulunmadığını ve herşeyi kendilerinden önceki ekibin yaptığını ileri sürdüler. Karakol yetkilileri ise, gençlerin gözaltındayken "kafalarını duvara vurduklarını" iddia ettiler.

Üniversite sınavlarındaki adaletsizlikleri protesto etmek için Adana'da basın açıklaması yapmak isterken polis tarafından tartaklanan bir grup öğrenci, 3 ila 7 gün arasında değişen raporlar alarak polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "Selefiler" örgütü üyesi oldukları iddiasıyla gözaltına alındıklarında işkencelere maruz kalan Olcay Kapan, Ekmel Uzunkaya ve Abdullah Halas'a işkence yapan 21 polis memuru hakkında dava açtı. Haklarında 5'er yıl hapis istenen polislerin işkenceleri sonucu Kapan'a 5 gün, Halas'a da 7 iş göremez raporu verilmişti.

İstanbul Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde 4 yıl önce meydana gelen ve görüntüleri medya kuruluşlarına yeni yansıyan işkence olayının kahramanı Başkomiser Süleyman Ulusoy (Hortum Süleyman), savcılıkta ifade verdi. Ulusoy kendini "İddia edilen olay 1991'de olmuştur. Bu nedenle zamanaşımına uğramıştır. Ayrıca, sözkonusu görüntüler de montajdır" diyerek savunmaya çalıştı.

1991 yılında İstanbul Kabataş'ta hırsızlık yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınan ve götürüldüğü Beyoğlu Ekipler Amirliği ve Terörle Mücadele Şubesi'nde yapılan işkenceler nedeniyle koma halinde kaldırıldığı hastanede ölen Yücel Özen'le ilgili davada, "Hortum Süleyman" lakaplı Süleyman Ulusoy hakkında ek iddianame hazırlanmasına karar verildi. Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Ulusoy ile birlikte bir polis memuru daha yargılanıyor.

Cafer Cangöz, Durmuş Kurt, Zübeyde Kayar, Nurettin Kılıçaslan ve Selma Turgut'un 1995 yılında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde gördükleri işkence ile ilgili davaya İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Davada beş polis yargılanırken, işkence mağdurları ile sanık polislerin beş yıldır yapılamayan yüzleştirme işlemi bu duruşmada da gerçekleşemedi.

Aralarında gözaltında işkence sonucu hayatını kaybeden sendikacı Süleyman Yeter'in de bulunduğu 14 kişiye işkence yapmak suçundan 8 polis memurunun yargılanmasına İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.

13 Ocak 1997 tarihinde polislerin evine baskın düzenleyerek bıçakla saçını kestikleri Cevahir Temel'in AİHM başvurusunun kabul edilmesinin ardından Adalet Bakanlığı'nın talebiyle Adana Terörle Mücadele Şubesi'nde görevli polis memurları Sami Çelik, Osman Soyuer ve Murat Esertürk hakkında dava açıldı.

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'nde görev yaptıkları 1995 yılında, "Yekbun" örgütü üyesi diye gözaltına aldıkları 6 kişiye işkence yapan 18 polis hakkında, olayın AİHM'ye yansıması üzerine, dava açıldı. Dava Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

Başbakan Bülent Ecevit, "Ben işkence sorununun büyük ölçüde aşıldığı kanısındayım. Hala eskiden kalma bazı araç gereç anlamında kalıntılar olabilir. 55, 56 ve 57. hükümet dönümlerinde işkenceden şikayetler son derece azalmıştır. Yakın zamanda bitecektir" dedi.

"İşkence suçları ve sanıkları" ile ilgili devletin resmi kurumlarınca hazırlanan verilerin birbirini tutmadığı belirlendi. Konuyla ilgili olarak Adalet Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'nın verileri arasında ciddi bir fark olduğu tespit edildi. Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünün verilerinde, sadece 1997-1998 yıllarında işkence suçundan 165 kişinin ceza aldığı bildirilmesine rağmen, İçişleri Bakanlığı verilerinde bu rakam 1995-1999 yıllarını kapsayan dört yıllık bir süre içinde sadece 10 olarak belirtildi.

İşkence ve kötü muameleye maruz kalanların yararlanması amacıyla Avrupa İşkenceyi Önleme Sözleşmesi'ne de uygun olarak bir "İşkenceyi Önleme Ulusal Komitesi" kurulmasını öngören Türkiye İnsan Hakları Vakfı, sözkonusu komite kuruluncaya kadar da "İşkence Üst Kurulu" oluşturulmasını istedi. Vakıf Başkanı Yavuz Önen, son 10 yıl içinde 1 milyon insanın işkence gördüğünü, ancak 5 bin kişinin vakfa başvurduğunu söyledi.

"Batman Soruşturma, Kovuşturma, Yargılama, Ceza ve İnfazı 1998-2000" raporunu açıklayan TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Sema Pişkinsüt, Batman'da geçmişteki uygulamalar açısından, Emniyet Müdürlüğü, gözaltı ve sorgu mekanları, adli tıp müessesesi ve yargı süreci bakımından iki yılda fazla bir değişiklik olmadığını söyledi. Pişkinsüt, 1998 yılında gittiklerinde sorgu odalarında askı yuvaları, birbirinin aynı 2.5 metre aralıklı iki delik, elektrik sistemi, vantilatör ve klimalar gördüklerini, ancak son gidişlerinde bu askı yuvalarının kapatıldığını gördüklerini söyledi. Batman'da gözaltına alınanlardan işkence görmeyen olmadığını anlatan Pişkinsüt, "Askı değil ama 120 volt civarında elektrik verildiğini de belirten çok sayıda bulguya rastladık. Tutuklular da kendilerine çocukları olmayacak şekilde elektrik verildiğini söylediler" diye konuştu.

Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, işkencenin bir insanlık suçu olduğunu belirterek, "Türkiye'de işkence bir devlet politikası değildir. Ama maalesef zaman zaman işkence olayları ile karşılaşılmaktadır. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'nun raporlarında bunlar açıkça ortaya konmuştur. Her türlü işkence ve kötü muamele mutlaka cezalandırılacaktır." dedi.

ÇEŞİTLİ AMAÇLARLA YAPILAN BASKI VE TEHDİTLER

Adana Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine bağlı "Yıkıcı Faaliyetler Büro Amirliği"nin, hazırladığı bir metni bazı ailelere göndererek "işbirliği" teklifinde bulunduğu belirtildi.

İstanbul'da 31 Mayıs'da gözaltına alınan Demokratik Liseler Birliği üyesi Münir Solasan, Karaköy Karakolu'nda kendisine ajanlık teklifinde bulunulduğunu söyledi.

Baskıların devam etmesi halinde yatırımlarını yurtdışına kaydıracaklarını belirten Kombassan Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Bayram, "Kombassan olarak savunma sanayiine girmek istedik... Ancak ölümle tehdit edildim..." dedi.

GÖZALTILAR

ADANA: Küçükdikili beldesindeki evinden Abdulrezzak Tan; Yeni Gündem Adana Temsilcisi Hayrettin Çelik;

ANKARA: Devrimci Demokrat Gazetesi'nin Ankara bürosu çalışanlarından Solmaz Yılmaz; bir panel çıkışında Emeğin Partisi Genel Yönetim Kurulu üyesi ve Yeni Evrensel Gazetesi yazarı Av. Kamil Tekin Sürek; düzenlenen operasyonlarda "şüpheli" görülen 395 kişi; SES üyesi hemşireler Eda İleri ile Güler İleri;

BALIKESİR: İtalya'ya gitmek isteyen 152 mülteci;

ÇANAKKALE: Ayvacık ilçesinde 464 mülteci;

DİYARBAKIR: Eğitim-Sen Diyarbakır Şubesi'ne düzenlenen baskında 5 yönetici; evlerine düzenlenen baskınla 10 HADEP'li; akşam evine gittiği sırada HADEP üyesi Servet Deyar; Silvan Emniyet Müdürlüğü'ne, arkadaşlarıyla birlikte oynamak istedikleri bir oyun başvurusunda bulunan Gazi İlköğretim okulu öğrencisi S.Y.;

EDİRNE: Uzunköprü, Meriç ve İpsala ilçelerinde toplam 193 mülteci;

GAZİANTEP: Karayılan mahallesindeki evlerine düzenlenen baskında Ali Alptekin ve Halil İbrahim Özbey;

HATAY: İskenderun'da 450 mülteci;

İSTANBUL: Kartal'da şüpheli oldukları gerekçesiyle 33 Iraklı mülteci; F Tipi cezaevlerini protesto etmek isteyen 40 HADEP'li kadın; kansere yakalanan ve doktorlara göre birkaç aylık ömrü kalan TİKP davasından 33 yıla mahkum olan Murat Dil'in tedavisi amacıyla tahliye edilmesini isteyen gruptan 15 kişi; HADEP Üsküdar ilçe binasından çıkan 29 kişi; ÖSS aleyhine gösteri yapanların 64'ü; F Tipi cezaevlerini protesto etmek amacıyla Ankara'ya yürüyüş yapmak isteyen Şanar Yurdatapan, Suna Aras, Cezmi Ersöz, Ayhan Sağcan, Şaban Dayanan ve Göksel Aslan; "şüpheli" oldukları gerekçesiyle 321 kişi; HADEP teşkilatlarına düzenlenen baskınlarda 30 kişi; Taksim'de F Tipi cezaevlerini protesto amaçlı basın açıklaması yapmak isteyenlerden Fadik Adıyaman ile Reyhan isimli kişi; Atatürk Havaalanında hakkında "yakalama emri" bulunduğu gerekçesiyle SİP Genel Başkanı Aydemir Güler; Kartal Cezaevi'nde yakınını ziyarete giden Selma Şişman; F Tipi cezaevlerini protesto etmek amacıyla Bayrampaşa Cezaevi önünde gösteri yapanlardan 50 kişi; Boğaziçi Köprüsü üzerinde F Tipi Cezaevleri karşıtı gösteri yapanlardan 9 kişi; SSK Okmeydanı Hastanesi'ndeki sürgünleri protesto etmek isteyen SES üyesi 19 memur; Huzur operasyonlarında 75'i yabancı uyruklu ve 377'si şüpheli olduğu gerekçesiyle toplam 452 kişi; Atatürk Havaalanı'ndan Türkiye'ye giriş yaptığı sırada KESK Genel Sekreteri Sevil Erol; bildiri dağıtan arkadaşlarının serbest bırakılmasını isteyen 5 SİP üyesi; Gençlik ve Kültür Merkezi'ne düzenlenen baskında 28 kişi;

İZMİR: "Şüpheli" ve "kimliksiz" oldukları gerekçesiyle 76 kişi;

MERSİN: Barbaros mahallesindeki evlerine düzenlenen baskında Cengiz, Metin ve Çetin Bayram kardeşler; Silifke'de 200 mülteci;

MUĞLA: Dalaman ilçesinde 202, Marmaris'de 51 mülteci;

TEKİRDAĞ: Çorlu'da Deri-İş'e üye oldukları için işten atılan Baykallar, Reisler ve Trakya deri fabrikalarından 104 işçi ile Deri-İş Genel Başkan Vekili Musa Servi ve Eğitim Sekreteri Naciye Özdemir;

VAN: 100. Yıl Üniversitesi öğrencilerinin kaldığı evlere düzenlenen baskınlarda 35 öğrenci gözaltına alındı.

GÖZALTINDA ÖLÜM

İzmit'te, gözaltında yaşamını yitiren Metin Yurtsever adlı emekli bir öğretmenin ölümünden sorumlu tutulan 15 polisin yargılanmasına devam edildi. Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, haklarında dava açılan polislerden 11'i mazeret nedeniyle katılmadı. Mahkeme heyeti, duruşmanın gizli yapılması ve basın ile Yurtsever'in yakınlarının duruşmaya alınmaması yönünde karar aldı.

1991 yılında gözaltına alındığı Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde işkence sonucu ölen Birtan Altınbaş'ın 11. duruşmasına Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. 10 polisin yargılandığı duruşmada, Altınbaş'ın gözaltında tutulduğu tarihlerde gözaltında bulunan avukatlar Oya Ersoy Ataman ve Feray Günver'in ifadeleri dikkate alınmadı. Mahkeme heyeti, eski davalarda tutuksuz yargılanmalarına karar verilen polislerin tutuklanması talebini reddetti. Mahkeme Başkanı, avukatların bir hususu daha belirtmek amacıyla söz istemesi üzerine "vaktimizi alıyorsunuz" dedi. Bunun üzerine avukatlar, davanın 9 yıldır sürdüğünü ve hala bir karar verilmediğini belirttiler.

Siirt'te PKK'ya yardım ve yataklık ettiği iddiasıyla 1997'de gözaltına alınan ve İl Jandarma Alay Komutanlığı'ndaki sorgusu sırasında işkenceyle ölen 16 yaşındaki Mahmut Yıldız'a işkence yapan 7 asker hakkında Siirt Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Başına aldığı darbeler sonucu beyin kanamasından ölen Yıldız'ın avukatı hukuk yollarının tükenmesi üzerine geçen yıl AİHM'ye başvurmuştu. AİHM'nin olumlu karar vermesi üzerine olay, Dışişleri Bakanlığı'na bildirildi. Bakanlığın konuyu Adalet Bakanlığı'na yansıtması üzerine, daha önce haklarında takipsizlik kararı verilen sorumlular için dava açıldı. Sanıklardan biri binbaşı, altısı astsubay.

YERLEŞİM MERKEZLERİNE YÖNELİK BASKILAR

BATMAN: Kozluk ilçesine bağlı Yanıkkaya Jandarma Karakolu kontrol noktasında durdurulan köylülerin, "traktörlerinin yolda yavaşladığı" iddiasıyla askerler tarafından dövüldüğü belirtildi.

BİNGÖL: İl Valiliği, 80 mera, kışlak ve yaylayı, güvenlik gerekçesiyle göçerlere ve köylülere yasakladı.

MARDİN: Ömerli ilçesinden köylerine dönmek için Tabur Komutanlığına başvuran Sivritepe, Çimenli, Güzelağaç ve Taşgedik köylülerine muhtarlar aracılığıyla verilen cevapta, korucu olmaları istendi.

ŞANLIURFA: Başbakan Bülent Ecevit'i karşılamaya havaalanına giden yüzlerce araçlık konvoy dönüşte şehre sokulmadı.

CEZAEVLERİNDE YAŞANAN OLAYLAR

Kalbine yakın iki kurşunla dört yıldır Bayrampaşa Cezaevi'nde tutuklu bulunan Sevgi İnce ile kansere yakalanan Murat Dil tedavilerinin yapılabilmesi için tahliye edildiler. Bu kişilerin tahliye edilmesiyle, cezaevlerinde tedavileri nedeniyle tahliye edilmeyi bekleyen onlarca tutuklu ve hükümlünün durumu ve kendileriyle ilgili yapılan işlemler yeniden gündeme geldi. Çeşitli sivil toplum kuruluşları hazırladıkları bildirilerle, bu kişilerin de tahliye edilmelerini istediler.

Elazığ Cumhuriyet Başsavcısı Behiç Şahin, Elazığ Cezaevi'ndeki gardiyanlara işkence yapıldığına dair haberlerin, gerçeği yansıtmadığını öne sürdü.

Elbistan cezaevi'ndeki PKK'lı tutuklular, hak gasplarının had safhaya ulaştığını ileri sürdü. Tutuklular adına Turan Uysal ve Çetin İlkan tarafından yapılan yazılı açıklamada, ziyaretçilere yönelik baskıların arttığı, getirilen eşyaların kasıtlı olarak tahrip edildiği ve hastalananların tedavilerinin yapılmadığı belirtildi.

Diyarbakır'da 1997 yılında gözaltına alınarak tutuklanan ve 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Herdem Kızılkaya adlı tutuklunun Midyat Cezaevi'nde iki yıldır böbreklerindeki "Kronikleşmiş iltihaplanma" nedeniyle yaşam savaşı verdiği belirtildi.

İtirafçı olmaya zorlandıklarını belirten Fikri Eski, Turan Obay, Selçuk Güngör ve Şevket Yılmaz adlı tutukluların Kırklareli Cezaevi'nde protesto amacıyla başlattıkları açlık grevi 40. gününü doldurdu.

Kartal ve Eskişehir Özel Tip cezaevleriyle Elbistan E Tipi Kapalı Cezaevinde, İBDA-C örgütüne üye tutuklu ve hükümlüler tarafından 70 gün sürdürülen açlık grevi sona erdirildi.

Halen Muş E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mahmut Aslan'ın gözaltındayken gördüğü işkenceler sonucu vücudunda meydana gelen rahatsızlıkların tedavisinin yapılmadığı belirtildi.

Mardin Midyat Cezaevi'ne yakınlarını ziyarete giden ailelerin gardiyanların saldırısına uğradığı ve tutukluların tedavilerinin yapılmadığı belirtildi.

Gazeteci Onat Kutlar'ın katil zanlısı olarak 6 yıl önce tutuklanarak Bursa E Tipi Cezaevi'ne konulan Hasan Kızılkaya'nın cezaevinde önce hepatit sonra da siroza yakalandığından ölüm kalım mücadelesi verdiği belirtildi. Kızılkaya'nın tedavi edilebilmesi için tahliye edilmesi gerekiyor.

Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, bazı basın mensupları eşliğinde, yapımı tamamlanan bazı cezaevlerini ziyaret etti. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun, "Açlık grevleri dahil her türlü tepki ve protestoyu göze aldık. Ne kadar tepki gösterirlerse göstersinler fayda etmez. F Tipi'ne mutlaka geçilecek ve bu sorun bitecek" dedi. İstanbul Barosu, TMMOB ve TTB'ce oluşturulan heyet, Kocaeli F Tipi Cezaevi'nde incelemelerde bulundu. Cezaevinde insani noktaların gözardı edildiğini belirten heyet üyeleri, odaların hücreyi andırdığını söylediler.

Bitlis Cezaevi'nde tutulan Bilal Yaralı'nın annesi Zeynep Yaralı, İHD Elazığ Şubesi'ne başvurarak, gözaltında işkence gören oğlunun, savcılığa verdiği ve polisteki ifadelerinin işkenceyle alındığına yönelik dilekçesini geri alması için cezaevinde baskı gördüğünü belirtti.

Tutuklu bulunduğu Kartal Özel Tip Kapalı Cezaevi'nde girdiği bunalım nedeniyle intihara teşebbüs eden İBDA-C'li Salih Mirzabeyoğlu, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne kaldırıldı. Mirzabeyoğlu'nun gördüğü baskılar nedeniyle bunalıma girdiği belirtildi.

Geçtiğimiz yıl Ulucanlar Cezaevi'nde meydana gelen olaylar sırasında, gözüne aldığı dipçik darbelerinin yol açtığı yaralar tedavi edilmeden Yozgat Cezaevi'ne sevk edilen Canker Aslan'ın tedavi talebi ancak 8 ay sonra yerine getirildi. Bu zaman zarfında Yozgat'tan Bursa Cezaevi'ne nakledilen Aslan'ın bir gözü, zamanında tedavi edilmediği için Bursa Devlet Hastanesi'nde ameliyatla alındı.

Ankara Bölge İdare Mehkemesi, Ulucanlar Cezaevi operasyonuna katılan 150 jandarma hakkında Ankara Valiliğinin verdiği "yargılanmalarına gerek yok" kararını kaldırarak, şahıslar hakkında soruşturma açılması gerektiğine karar verdi.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Sema Pişkinsüt, Ulucanlar Cezaevi'ndeki olaylar sonrasında saptanan bulguları Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı üyelerine incelettiklerini; bulgular üzerindeki izlerin "işkence" ve "öldürme amaçlı fiillere" ait olduğunu ifade etti.

Bu arada TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Ulucanlar Cezaevinde yaşanan ve 10 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylar konusunda hazırladığı raporu tamamladı. Pişkinsüt, raporu hazırlayan alt komisyon üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, çalışmalarının 8 ay sürdüğünü belirtti. Pişkinsüt Ankara Cumhuriyet Savcısı'nın Komisyonlarına bilgi vermeye gelmediğini vurguladı. Pişkinsüt dönemin Ulucanlar Cezaevi Savcısı'nın olaylardan önce izne ayrılmasını da anlamlı bulduklarını söyledi. Komisyon Başkanı Sema Pişkinsüt, cezaevinde çıkan olaylarda jandarmanın olaylara müdahalesi sırasında ölenlerin vücudunda yapılan otopsilerde "kastı aşan izlere rastlandığını" da ifade etti. Pişkinsüt olayları bastırma sırasında LAV silahlarının da kullanıldığını belirterek, vücutta yanık izlerinin alev yanığı olmamasına rağmen tetkiklerinin yapılmamasının önemli bir eksiklik olduğunu vurguladı. Bazı yayın organları, öldürülen kişilere ilişkin olarak rapordan "katliam", "işkence" gibi kelimelerin çıkartıldığını yazdılar.

CEZAEVLERİNDE ÖLÜM

Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Engin Huylu'nun ölümünde sorumlulukları bulunduğu gerekçesiyle Çankırı Devlet Hastanesi doktorları Cüneyt Uzunlar ve Soner Işık hakkında valilik, "lüzumu muhakeme" kararı verdi. Valiliğin kararında, Huylu'nun gereği gibi muayane edilmediği, kendisine yanlış teşhis konulduğu belirtildi.

Konya Kapalı E Tipi Cezaevi'nde adli hükümlüler arasında çıkan kavgada, Bayram Kumaşçı adlı hükümlü bıçakla öldürülürken, İhsan Taymaz, Abdurrahman Taş ve Cuma Savaş adlı hükümlüler de yaralandı.

Adana Kürkçüler E Tipi Cezaevi'nde Nihat Pehlivan ve Ahmet Yıldız adlı mahkumlar arasında çıkan kavgada, Nihat Pehlivan şişlenerek öldürüldü. Aynı cezaevinde, mahkumların af istemeleri üzerine yaşanan gerginlik sırasında da, jandarmanın müdahalesi nedeniyle 5 mahkum yaralandı.

Bayrampaşa Cezaevi'nde iki grup arasında çıkan silahlı çatışmada Orhan Pala ve Mahmut Boyacıoğlu adlı tutuklu ölürken, Savaş Tuna ve Dursun Akabey adlı cezaevi görevlileri ile Cenk Kocaali, Osman Duran, İsmet Karaman, Fatih Eşme, Bülent Elmacı, Şenol Üren adlı hükümlü ve tutuklular da yaralandı.

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ

Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Millet Partisi Genel Başkanı Aykut Edibali'nin TCK'nın 312. maddesinden yargılandığı davanın, basın yoluyla işlendiği gerekçesiyle ertelenmesi kararını bozdu. Edibali hakkında, 1998'de Van ve Aksaray'da yaptığı konuşmalar nedeniyle TCK'nın 312/2 ve 80. maddelerine göre dava açılmıştı.

Adana DGM Savcılığı, Mersin Barosu avukatlarından Abdulbaki Turan hakkında, "Hizbullah örgütünü yıllarca devlet kullandı. Şimdi miadı dolduğu için devlet bağırsaklarındaki pisliği kusuyor" şeklindeki sözleri nedeniyle, "devletin manevi şahsiyetini tahkir etmekten" suç duyurusunda bulundu.

Abdulmelik Fırat, Ali Nesin, Hasan Celal Güzel ve Cevat Özkaya hakkında vicdani retçi Osman Murat Ülke'nin halkı askerlikten soğuttuğu iddia edilen bir yazısının da yer aldığı "Düşünceye Özgürlük 42" adlı broşürü yayınlayarak suç işledikleri gerekçesiyle açılan ve Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde görülen dava 25 Temmuz'a ertelendi.

Yeniden Doğuş Partisi eski Genel Başkanı Hasan Celal Güzel'in "Devletin askeri kuvvetlerini alenen tahkir ve tezyif ettiği" gerekçesiyle Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı dava, ilk celsede, basın affını içeren 4454 sayılı Kanun uyarınca ertelendi.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, içinde "derin devlet analizinin" yer aldığı "Her Şey Türkiye İçin Milli Stratejik Askeri Konsept" isimli kitap hakkında beraat kararı verdi. Cumhuriyet Savcısı Levent Tacer, Genelkurmay ve Adalet Bakanlığı'nın suç duyurusu üzerine kitabın yazarı Nurullah Aydın hakkında "devletin askeri kuvvetlerini alenen tahkir ve tezyif ettiği" gerekçesiyle 30 Aralık 1999 tarihinde dava açmıştı. Kararda "Demokratik hukuk devletinde hiçbir kurum eleştirilemez değildir" denildi.

İstanbul Esenler'de 23 Mart 1998'de doğan Laşer Rodi isimli çocuğuna kimlik çıkarmak için, 13 Ekim 1998 tarihinde İlçe Nüfus Müdürlüğüne başvuran baba Turabi Şen, nüfus kayıtlarının bulunduğu Elazığ İl Müdürlüğü'nün cevabi yazısında, doğum tutanağındaki "Laşer Rodi" adının 1587 sayılı Kanunun 16. maddesi gereği Türk örf ve adetlerine uygun olmadığı gerekçesiyle reddedildiği bildirildi. Baba Şen, bunun üzerine Ankara 1 Nolu İdare Mahkemesine başvurdu ve dosya buradan Malatya İdare Mahkemesi'ne gönderildi. Malatya İdare Mahkemesi, yine 16. maddeye dayanarak davanın reddine karar verdi.

İSTENEN CEZA

İslam Topluluğu Milli Görüş Teşkilatı Genel Sekreteri Mehmet Sabri Erbakan hakkında, "Türklüğe hakaret" ettiği gerekçesiyle altı yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Yazarı Nadire Mater hakkında da dava açılan ve yayınlandıktan sonra toplatılan Mehmedin Kitabı'nı gazetesinde tanıttığı için "devletin askeri kuvvetlerini neşren tahkir ve tezyif ettiği" iddiasıyla hakkında dava açılan Çınar Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Güler Yıldız'ın ilk duruşması Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşma, söz konusu tanıtım yazısının Ankara'da bilirkişi heyetince incelenmesi içisn 24 Eylül 2000 tarihine ertelendi.

EMEP Tunceli 2. Olağan İl Kongresinde yaptıkları konuşmalar nedeniyle EMEP GYK Üyesi Ender İmrek, Tunceli İl Başkanı Ali Taman, Elazığ eski İl Başkanı Mesut Gündoğdu, Gökhan Gündoğan ve Abbas Tuğrul hakkında "terör örgütüne yardım etmek" suçlamasıyla TCK 169'dan açılan davanın ilk duruşması Malatya 1 Nolu DGM'de görüldü.

Yaptığı bir konuşma nedeniyle İstanbul 2 Nolu DGM'de yargılanan Ahmet Ünlü (Cüppeli Ahmet Hoca) hakkında Savcı, "halkı kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek" suçundan 4.5 yıla kadar hapis cezası istedi.

VERİLEN CEZA

Kapatılan Özgür Bakış Gazetesi'nde yayınlanan bir yazısında "bölücülük" yaptığı gerekçesiyle, İstanbul 2 Nolu DGM, Doç. Dr. Fikret Başkaya'ya Terörle Mücadele Kanununun 8. Maddesinden 1 yıl 4 ay hapis, 1 milyar 66 milyon lira da ağır para cezası verdi. Mahkeme heyeti, gazetenin sahibine 1 milyar, Yazı İşleri Müdürüne de 912 milyon lira para cezası verdi.

Yeni Şafak Gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak, İstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu aleyhine yazdığı iki yazı nedeniyle Zeytinburnu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 100 milyar para cezasına çarptırıldı.

Ankara 1 Nolu DGM, bir şölende yaptığı konuşma nedeniyle HADEP Genel Başkanı Ahmet Turan Demir ile aynı şölende şiir okuyan Esin Akgül adlı sunucuya "bölücülük propagandası yaptıkları" gerekçesiyle 1'er yıl ağır hapis ve 800'er milyon lira da ağır para cezası verdi.

Kayseri Asliye Ceza Mahkemesi, sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi protesto eylemine katıldıkları iddiasıyla 19 kişi hakkında 1'er yıl 6'şar ay hapis cezası verdi.

ONANAN CEZA

Demokrasi ve Barış Partisi Genel Başkanı Yılmaz Çamlıbel'e 1992 yılındaki bir konuşması nedeniyle verilen 1 yıllık hapis cezası Yargıtay'ca onandı.

CEZAEVİNDEN ÇIKAN DÜŞÜNCE MAHKUMU

Şair Yılmaz Odabaşı, "Düş ve Yaşam" adlı kitabından dolayı kendisini TMY'nin 8. maddesi uyarınca 1.5 yıl hapis ve 933 milyon lira para cezasına çarptıran Ankara 1 Nolu DGM heyetine, "Bu çağda, bu ülkede sizinle yaşamaktan utanç duyuyorum" diyerek hakaret ettiği için mahkum olduğu 7 aylık hapis cezasını çektiği Saray Cezaevi'nden tahliye oldu.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ

RTÜK Kanun Tasarısı'nın görüşüldüğü Anayasa Komisyonunun Başkanı ve ANAP Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır, yayın kuruluşlarının özgürlüklerinin asıl olduğunu; ancak Meclis'te görüşülen tasarının "yayın ilkelerini"nin Z harfine kadar yasaklarla dolu olduğunu söyledi.

Hükümet ortaklarının TBMM'ye sunduğu yeni RTÜK yasa tasarısıyla ilgili olarak İstanbul Barosu İletişim Hukuku Komisyonu tarafından hazırlanan raporda, teklifin yasalaşması halinde iletişim özgürlüğünün tamamen ortadan kalkacağı savunuldu.Yeni tasarının iletişim özgürlüğü açısından büyük tehlikeler içerdiğini ifade eden İstanbul Barosu Başkanvekili ve İletişim Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Osman Ergin, "Milletvekilleri düşüncelerimizi değerlendirmeden karar vermesinler. Verirlerse iletişim özgürlüğü tamamen ortadan kalkar" dedi. Yeni tasarının frekans planlamalarını ve frekans ihlallerini RTÜK'ten alarak siyasi etkilere açık iki kuruma verdiğini belirten Ergin, yasa tasarısıyla tekelleşmenin önünün açıldığını, medya şirketlerinin resmi ihalelere girmesi yönündeki engelin kaldırıldığını belirtti.

KAPATILAN/TOPLATILAN/YASAKLANAN YAYIN VE ETKİNLİK

Geçtiğimiz yıl İnönü Üniversitesi'ndeki başörtüsü yasağı dolayısıyla yaşanan olayların anlatıldığı "Bir İdamlık Kent" adlı kitabın dağıtımı yasaklandı. Kitabın yazarı Şevket Başıbüyük hakkında soruşturma açılırken, kitabın Malatya'da büyük rağbet görmesi üzerine Başıbüyük'le röportaj yapan gazeteci Necdet Akboğa hakkında TCK 311'den dava açılırken, gelişmeleri Ufuk TV'den duyuran Mücahit Özdemir de polise 5 saat ifade verdi.

İstanbul 5 Nolu DGM, Akit Gazetesinin "hata etmişiz" manşetiyle çıkan nüshasının toplatılmasını kararlaştırdı. Bağcılar Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Bakanlığı'nın yazısı üzerine, Güven Erkaya'nın ölümünün ardından yayınlanan yazılara ilişkin Akit Gazetesi yöneticileri hakkında soruşturma başlattı. Soruşturmaya konu suç niteliğinin ise, soruşturmayı yapacak Basın Savcılığınca daha sonra belirleneceği ifade edildi.

Evrensel, Azadiya Welat, Özgür Bakış, Roja Teze adlı gazeteler ile Deng, Yeni Özgür Halk, Pine, Yaşamda Gençlik Bir Adım İleri, Duvarların Ardındaki Özgürlük, Yaşamda Özgür Kadın, Özgürleşen ve Yurtseven Gençlik adlı dergilere yönelik OHAL'e giriş yasağı devam etti.

Cuma Dergisi'nin 504. sayısı; Özgür Gelecek Gazetesi'nin 15. sayısı; Alınteri Gazetesi'nin 43. sayısı; Roje Teze Gazetesi'nin üç sayısı; Devrimci Demokrasi Gazetesi'nin iki sayısı; Mücadele Birliği Dergisi'nin 17. sayısı toplatıldı.

GAZETECİLERE VE YAYIN ORGANLARINA YÖNELIK BASKILAR/SALDIRILAR

Antalya'da Akşam Gazetesi muhabiri Hakkı Sargın ile DHA muhabiri Volkan Gürak, resmini çekmek istedikleri ANAP Milletvekili Sebgatullah Seydaoğlu'nun kendilerine saldırdığını öne sürerek karakola şikayet dilekçesi verdiler.

Emekli Oramiral Güven Erkaya'nın cenaze törenini, Yeni Şafak, Akit, Zaman gazeteleri ile Kanal 7 televizyonu muhabirlerinin izlemesi engellendi.

Sabah Gazetesi merkez binası gece geç saatlerde kurşunlandı.

Devrimci Demokrat Gazetesi, polislerce basıldı.

YARGILAMALAR

Haberlerinde "Nevruz" yerine "Newroz" yazdıkları için haklarında üç yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Batman'daki yedi yerel gazetenin sorumlu yazı işleri müdürleri beraat etti. Sözkonusu şahıslar hakkında Bölge Jandarma Komutanlığı suç duyurusunda bulunmuştu.

Ankara 1 Nolu DGM'de Nuh Mete Yüksel tarafından Milli Görüş Davasına delil gösterilen ve RP'nin de kapatma davasında delil olarak kullanılan "MNP'den RP'ye İhanetin Belgeleri" isimli kitabın yazarı Ergun Poyraz, yayıncısı Cumhur Erdin ile birlikte, kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan'a 800 milyon lira manevi tazminat ödemeye mahkum oldu.

Alaaddin Çakıcı ile Nuri Ergin arasındaki mektup savaşını kamuoyuna duyuran ve mektupları yayınlayan 5 gazetenin sorumlu yazı işleri müdürlerinin 2 yıldan 5 yıla kadar hapsi istenirken, gazetelerin 1 günden, 3 güne kadar yayınının durdurulması talep edildi.

DİN ÖZGÜRLÜĞÜ

Kırıkkale Günler İlköğretim okulunun yıl sonu sergisinde yer alan besmele levhaları, müfettişlerin tepki göstermesinin ardından Okul Müdürü Feridun Fidan tarafından kaldırıldı.

KAMU GÖREVLİLERİNE YÖNELİK BASKILAR

İzmir Konak İHL'den Günseli Can, Belgin Kerim ve Emine Çınar; Kütahya'nın Tavşanlı ilçesi Demirbilek İlköğretim Okulundan Sakine Zengin adlı öğretmenlerin görevlerine başörtülü oldukları gerekçesiyle son verildi.

Trabzon'un Düzköy İlçesi Çok Programlı Lisesi öğretmeni Ayşe Atalar öğrencilere dini kitap tavsiye ettiği için, Çal Beldesi Merkez İlköğretim Okulu öğretmeni Fatma Candan da başörtülü olduğu için açığa alındılar.

Ankara Mamak İHL Müdürü Kadir Gündüz, başörtülü öğrencilere yönelik olarak disiplin işlemi yapmadığı gerekçesiyle Keçiören'e sürgün edildi.

Trabzon Maçka Cezine Kardeşler İlköğretim Okulu'nu teftiş eden Teftiş Kurulu Maçka Grup Başkanı Yılmaz Öztürkoğlu, "peruk taktığından şüphelendiği" Betül Zengin adlı öğretmenin saçlarını çekerek kontrol etti. Okul dışında başını örten Zengin'e "Benimle tokalaşmayacak mısın" diyerek tokalaşmasını sağlayan Öztürkoğlu, herşeye rağmen "Derslerde kılık kıyafet yasaklarına uymadığı tespit edilmiştir" şeklinde tutanak düzenledi. Öğretmen Zengin, Öztürkoğlu hakkında Milli Eğitim Müdürlüğü'ne şikayette bulundu.

Kırıkkale Fatih İlköğretim Okulu öğretmeni Kadriye Orhan, başörtülü olduğu gerekçesiyle hakkında düzenlenen müfettiş raporunun ardından üç ay süreyle görevinden uzaklaştırıldı. Başörtülü olması nedeniyle "rejim aleyhtarı irticai, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerle" suçlanan Orhan'ın "giymekte ısrar ettiği "türban"ın "geleneksel Türk kadını giyimi ile hiçbir ilgisi olmayan politik bir görüşün simgesi haline getirilmiş bir giysi" olduğu ileri sürüldü.

ÜNİVERSİTELER

ÖSYM Başkanı Fethi Toker'in "Başörtülü öğrencilerin imtihana girmesi serbesttir" şeklindeki açıklamalarına rağmen ÖSS sınavında İstanbul, Sivas, Isparta, Zonguldak, Hakkari ve Elazığ'daki bazı okullarda görevlilerin keyfi tutumları nedeniyle başörtüsü problemi yaşandı.

2-3 Haziran'da yapılan Açık Öğretim Fakültesi sınavlarına başörtülü öğrenciler alınmadı.

Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezuniyet törenlerine başörtülü öğrenciler alınmazken, İstanbul Üniversitesi Fen Edebiyet Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen mezuniyet törenine de başörtülü öğrenci yakınları alınmadı.

ORTA ÖĞRETİM

Başbakan Bülent Ecevit "yıllardan beri İmam-Hatip liselerine gerektiğinden fazla talep geldiğinden şikayet ediliyordu. Eğitim reformundan sonra İHL'lere başvuru yüzde altmış azalmıştır."dedi

Mamak İHL'de başörtülü öğrencilerden "Okul idaresi ve öğretmenler tarafından sürekli olarak uyarılmanıza rağmen kılık kıyafet yönetmeliğine uymayarak okul içinde ve derslerde başörtülü olduğunuz görülmektedir. Bu konudaki savunmanızı yazın" şeklindeki ifadelerle savunmaları istendi. Aynı okulda, öğrenim dönemi boyunca verilmeyen Milli Güvenlik dersi, okullar tatil olduktan sonra verilecek ve başörtülü öğrencilerden başlarını açmaları istenecek.

İstanbul Bakırköy İHL'de bir üst sınıfa geçen öğrencilere kayıtlarını yaparken "Karma eğitim ve başı açık olarak derslere devam etme" yönünde taahhütname imzalama zorunluluğu getirildi.

YARGILAMALAR

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Dokümantasyon Bölümü 2. Sınıf öğrencisiyken, başörtülü olduğu için dersten atılan ve hakkında dava açılan Nuray Canan Bezirgan'a üç yıl süren dava sonunda altı ay hapis cezası verildi. Fatih 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, hakim cezayı 1 milyon 800 bin lira para cezasına çarptırdı.

Fatih 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde izinsiz Kur'an kursu açtıkları gerekçesiyle aralarında Ahmet Ünlü'nün de bulunduğu 10 kişinin yargılanmasına devam edildi.

İzmir'de evini tekke gibi kullanıp müritleriyle zikir yaptıkları iddiasıyla İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Ali Küçükmeleş'e 6 ay hapis ve 1 milyon 520 bin lira para cezası, öteki 27 sanığa ise 3'er ay hapis ve 1 milyon 520 bin lira hapis cezası verildi. Cezalar ertelendi.

Adalet Bakanlığı, Marmara Üniversitesi'ne kayıt yapmalarına izin verilmeyen başörtülü öğrencilerin yerine vekaleten kayıt yaptırmak isteyen 16 Avukat hakkında soruşturma izni verdi.

İstanbul Beykoz'daki çeşitli ilköğretim okullarında başörtülü olarak görev yapan ve bu nedenle de okuldan uzaklaştırılan Tülay Şahan, Filiz Yılmaz, Selda Kökalan, Ruhiye Turan, Ayla Atar ve Ayşe Korkut adlı öğretmenler hakkında, "hükümetin emrine itaatsizlik" etmek suçlamasıyla 6 ay hapis istemiyle görülen davanın üçüncü duruşmasından beraat kararı çıktı. Beykoz Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada hakim suç unsurları oluşmadığı için tüm öğretmenlerin beraatine karar verdi.

Kayseri Asliye Ceza Mahkemesi, sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi protesto eylemine katıldıkları iddiasıyla 19 kişi hakkında 1'er yıl 6'şar ay hapis cezası verdi.

GAYRİMÜSLİM AZINLIKLAR ÜZERİNDEKİ BASKILAR

Nüfus cüzdanındaki din hanesine "İslam" yerine kendi dinini yazdırmak isteyen Mardinli Süryani Ahmet Özer, Adana'dan sonra gittiği İstanbul'da da bunu gerçekleştiremeyince İsviçre'ye iltica ederek Zürih kentine yerleşti.

ÖĞRENİM ÖZGÜRLÜĞÜ

Selçuk Üniversitesi'nde ülkücü öğrencilerin saldırısına uğrayan ve kafasından ameliyat edilen G. Fatih Karaduman adlı öğrenciye 20 rapor verilmiştir.

Üniversitelerde hazırlık ve ara sınıflar dahil bütün sınıflarda önlisans ve lisans düzeyinde öğrenim yapan öğrencilerden, 12 Eylül 1980 tarihinden 1999-2000 öğretim yılı sonuna kadar, her ne sebeple olursa olsun ilişkileri kesilmiş veya kesilme durumuna gelmiş öğrencilere, ilişkilerinin kesilmesine sebep olan dersler için devam, iki sınav ve bütünleme hakkı tanındı. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen öğrenci affından başörtülü öğrenciler de yararlanabilecek. Ancak, "ilgili mevzuata uyma zorunluluğu" şartı, başörtülü öğrencilerin mağduriyetlerinin süreceğini gösteriyor.

Oğlunun adı daha önce "Hizbullah" olduğu için Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necmettin Sağlam, görevinden uzaklaştırıldı.

Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğretim Görevlisi Cihangir Nevruz hakkında, işe başlamadan önce öğrencilere "besmele" çektirdiği iddiasıyla soruşturma başlatıldı.

FP Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 3000 kitabı yasakladığını belirterek, "Sözkonusu kitapların öğrencileri suça teşvik eden bir yanı var mıdır?" diye sordu. Uzunkaya, Bakan Metin Bostancoğlu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru önergesinde, bu kitaplar nedeniyle kaç öğrencinin suç işlediğinin tespit edildiğinin de açıklanmasını istedi.

11 vakıf üniversitesine 15 trilyon 588 milyar liralık yardım öngören YÖK, Fatih Üniversitesi'ni kapsam dışında bıraktı.

YÖK Disiplin Kurulu, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Faruk Alpkaya'nın internette yer alan bir yazısında "Atatürk'e hakaret ettiği" gerekçesiyle "kamu görevinden çıkarılması" teklifini reddetti.

Sekiz yıllık zorunlu eğitime uymayıp çocuklarını okula göndermeyen 23 vatandaş hakkında mahkeme kararı olmaksızın ayrı ayrı 905 milyon 642 bin 316 lira ceza kesilmesini talep eden İlçe Milli Eğitim Müdür Vekili Sefer Şentürk'ün talebi Bingöl Osmaneli Kaymakamı Ali Rıza Çalışır tarafından onaylandı. Aynı uyguluma, daha önce de Konya'nın Sarayönü ilçesinde yaklaşık 100 aileye uygulanmıştı.

Karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavga nedeniyle Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde 3 öğrenci yaralandı.

ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ

İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Ulucanlar Cezaevi'nde hayatını kaybeden Nevzat Çiftçi'nin cenaze törenine katıldıkları gerekçesiyle tutuklananlarla ilgili Cumhuriyet Gazetesi'nde görüşleri yayınlanan TİHV İzmir Temsilcisi Prof. Dr. Veli Lök'e, gazetenin Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Av. Fikret İlkiz'e ve konuyla ilgili basın açıklaması yapan İzmir Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Bahri Akkan'a ceza verdi. Mahkeme heyeti, Akkan, Lök ve İlkiz hakkında önce 1 ay hapis cezası verdi, daha sonra bunu toplam 260 milyon lira para cezasına çevirdi ve 5 yıl süreyle erteledi.

Ankara 1 Nolu DGM, Yargıtay'dan iki defa dönen Yuva Vakfı yöneticileri Ömer Korkmaz, Bülent Alan, Eyüp Sabri Öner ve Muhittin Yıldırım'ı 10'ar ay hapis cezasına çarptırdı. Cezalar ertelendi.

Tüm Yargı-Sen Genel Başkanı Tekin Yıldız'ın, Ankara Merkez Kapalı Cezaevi Müdürü Rüstem Cinkılıç'ın da aralarında bulunduğu 12 cezaevi görevlisine basın yoluyla hakaret ettiği gerekçesiyle, 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

HADEP son seçimlerde birinci parti olarak çıktığı Şırnak'ta fiili olarak yasak. Parti yetkililerinin teşkilat kurmak üzere yaptığı bütün girişimler sonuçsuz kalırken, HADEP Genel Sekreteri Mahmut Şakar, başvurularının kabul edilmemesini "keyfilik" olarak nitelendirdi.

Kocaeli Sendikalar Birliği'nce düzenlenen "Sosyal Devlete Sahip Çık" yürüyüşüne katılan sendikacılar hakkında soruşturma açıldı. Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, Kocaeli Sendikalar Birliği'nin özelleştirmelere karşı "Sosyal Devlete Sahip Çık" adıyla 4 Nisan'da İzmit'ten başlattığı ve 7 Nisan'da Ankara'da sona erdirdiği yürüyüşe katılan 19 sendika yöneticisi hakkında, Toplantı ve Gösteri Kanunu'na muhalefet ettikleri gerekçesiyle soruşturma başlattı.

KAPATILAN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ

GÖÇ-DER İzmir Şubesi, dernek binasında "üye olmayan" kişilerin bulunduğu gerekçesiyle valilik tarafından üç günlüğüne kapatıldı.

Hatip İmdat Kaya'nın bir televizyon kanalındaki konuşmasını suç duyurusu kabul eden Fatih Cumhuriyet Savcılığı'nın emri ile Milli Gençlik Vakfı (MGV)'nin Fatih'deki bürosuna baskın düzenlendi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün kararıyla da İstanbul genelindeki 39 irtibat bürosu kapatıldı. Vakfı'ın Bursa'daki 41 irtibat bürosu da kapatıldı.

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNE YÖNELİK BASKILAR/SALDIRILAR

Tutuklu Yakınları Derneği (TAYAD)'nın Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde yapmak istediği "Hücre İşkencedir, İşkenceli Ölüme Karşı Çıkalım" konulu basın toplantısı ile GÖÇ-DER'in "Göç Haftası" etkinlikleri çerçevesinde yapmak istediği "Zorunlu Göç ve Çözüm Önerileri" başlıklı paneline izin verilmedi.

SES Malatya Şubesi, Eğitim-Sen'in Diyarbakır ve Kocaeli Şubesi ile HADEP'in İstanbul İl örgütü ile Bağcılar, Eminönü ve Gaziosmanpaşa ilçe örgütlerine polislerce baskın düzenlendi.

SIĞINMA HAKKINA YÖNELİK İHLALLER

Değişik illerde düzenlenen operasyonlar sonucu, "yurda kaçak yollarla" girdikleri öne sürülen 1745 mülteci, tekrar ülkelerine gönderilmek üzerine gözaltına alındı.

ÇALIŞMA YAŞAMINA YÖNELİK İHLALLER

ÖLENLER: İstanbul İkitelli Organize Sanayi bölgesinde tamir ettiği aracın çalıştırılmasıyla araç altında ezilen Özcan Kurtoğlu; Elazığ'ın Palu ilçesinde bir maden ocağında meydana gelen göçük sonucu Resul Bayram; Bodrum'da çalıştığı otelde elektrik akımına kapılan Kader Erdoğdu; İstanbul Conrad Oteli'ndeki gaz kaçağı nedeniyle otelin çiçekçisi Cemal Akyol; İZAYDAŞ'a ait çöp fabrikasında metan gazından zehirlenen iki işçi; Eskişehir Orman İşletmesine bağlı olarak çalışan İsmet Yüksel, çam ağacının başına düşmesi sonucu; Adapazarı'nda hasarlı binanın enkazının kaldırılması sırasında enkaz altında kalan Kadir Savuran; TKK'ya bağlı Karadon Müessese Müdürlüğü'nde asansörden düşen Ali Ergin ve Mehmet Saraç adlı işçiler; Tekirdağ'ın Muratlı ilçesinde çalıştığı fabrikanın helezon makinesine düşen Hayri Acar; Karabük Demir ve Çelik Fabrikasında Süleyman Hilmikara adlı işçi; Edirne'de yol çalışmaları sırasında Yücel Çetin; Afyon'un İncehisar ilçesinde çalıştığı inşaattan düşen Naci Ayar; Zonguldak Üzülmez Müessese Müdürlüğü'ndeki maden ocağında, elektirik çarpması sonucu Nuri Yardımcı; Ercincan'ın Bahçeli ilçesinde kurulu Pınartaş Ocağı'nda mıcır altında kalan Hüseyin Varol yaşamlarını yitirdiler.

İŞTEN ATILANLAR: Ceyhan Belediyesi'nden 110 işçi; İzmit Kullar'da kurulu Yürwaş'tan 6 işçi; Adana'da SASA'dan 99 işçi; İstanbul Deniz Nakliyat'tan 40 işçi; İstanbul Halkalı'da kurulu Fatih Ökçe'den 8 işçi; Doğan Medya Gurubundan 120'ye yakın basın çalışanı; Giresun Fiskobirlik Entegre tesislerinde üretim kapasitesi düşürüldüğü için 560 geçici işçi; İstanbul Beylikdüzü'ndeki Tamteks tekstil firmasında sendikaya üye oldukları için 380 işçi işten atıldılar.

SÜRGÜN EDİLENLER: Batman'da çeşitli sağlık kurumlarında görev yapan 11 uzman doktor, 1 hemşire ve 6 sağlık memuru; Diyarbakır Çocuk Hastanesi Baştabibi Dr. Sabih Dallı (Hakkari'ye); Zile Devlet Hastanesi Başhekimi Kerim Çelebioğlu (ödeme gücü olmayan kişilerin tedavisinde indirim yaptığı gerekçesiyle Konya Ermenek'e); SSK Okmeydanı Hastanesi'nde görevli SES üyesi Rabia Tuncer, Akife Aktaş, Fatma Akaltun'un da aralarında bulunduğu 5 hemşire sürgün edildi.

YARGI HABERLERİ

Adalet Bakanlığı, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi'nin başörtülü öğrencisi Esra Ege lehine karar veren Samsun İdare Mahkemesi hakimleri Cafer Ergen (Kayseri İdare Mahkemesi'ne), Recep Taş (Elazığ Vergi Mahkemesi'ne), Sıtkı Keleş (Van Vergi Mahkemesi'ne), Rasul Çomoğlu (Adana Vergi Mahkemesi'ne) ve Hasan Önal'ı (Diyarbakır Vergi Mahkemesi'ne) sürgün etti. eşi başörtülü olmayan ve öğretmenlik yapan ve sözkonusu kararın altında da imzası olmayan Hakim Fatih Terz de "Ayrıca sosyal ve özel yaşantınız ve eşinizin kapalı ve başörtülü giyim tarzı itibarıyle yarattığınız imaj nedeniyle çevrede dünya görüşünüzü kararlarınıza yansıttığınız yolunda bir intiba oluşmasına sebebiyet verdiğiniz ..." gerekçesiyle İçel Vergi Mahkemesi'ne geçici görevle sürgün edildi. 17 Ağustos depreminden sonra Samsun'a tayin olunan Terzi'nin, henüz hiçbir mahkeme kararının altında imzası bulunmuyordu.

Savcılıkta susma hakkını kullanan E.A (17)'nın İstanbul DGM savcılarından Sudi Güner tarafından baskı ve tehditle ifadesinin alındığını belirten Avukat Cem Sinan Koç, buna müdahale ettiği için, savcının kendisini de odadan kovduğunu söyledi.

Kenan Evren hakkında, "ihtilal yaparak devletin anayasal ve temel nizamlarını bozduğu, Bakanlar Kurulunu devirdiği, çalışamaz hale getirdiği" iddiasıyla dava açan Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu hakkında Adalet Bakanlığı'nca soruşturma açıldı.

Bakanlar Kurulu tarafından alınan kararla 9 Ocak 1997'de yürürlüğe giren Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi Yönetmeliği'nin iptali için İstanbul Barosu'nun açtığı dava, Danıştay 10. Dairesi'nce usul yönünden reddedildi. Karara itiraz eden Baro, Danıştay'ın "uygulama baroya zarar vermiyor" gerekçesine karşılık İmralı Davasında Başbakanlık Kriz Merkezinin getirdiği kurallarla savunma hakkının kısıtlanmasını örnek gösterdi.

İstanbul Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı, hakim ve savcıların maaş zamlarıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerine gıyabında hakaret ettiği" gerekçesiyle İstanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk hakkında dava açtı. Göktürk ise zamanaşımına uğraması nedeniyle ilk celsede düşeceğini söylediği davanın "ön yargıyla" açıldığını savundu.

Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde açılan dava sayısının son iki yılda büyük oranda azaldığı belirtildi. Dört mahkemenin bulunduğu DGM de 1996 yılında 5012 olan dava sayısı, 1999'da 3062'ye indi. 1995'te toplam 19.104 kişinin yargılandığı DGM'de,1999 yılında yargılananların sayısı 5 binin altına düştü. Diyarbakır Baro Başkanı Mustafa Özer dava sayısındaki düşüşün, PKK'nın çatışmalara son vermesinden kaynaklandığını söyledi.

* * *

Ankara 1 Nolu DGM, Sivas'ta 2 Temmuz 1993 günü Madımak Otelinin yakılması ve 37 kişinin ölümüyle ilgili olarak açılan 50 sanıklı davayı üçüncü kez karara bağladı. 33 sanık idam; 9 sanık 7 yıl 6'şar ay; 4 sanık 20'şer yıl; 1 sanık 15 yıl; 1 sanık 5 yıl ağır hapis cezasına çarptırılırken iki sanığın da dosyası ayrıldı. Ankara 1 Nolu DGM, ilk yargılamada, 124 sanıktan 26'sını 15'er yıl, 60'ını ise 3'er yıl ağır hapis cezasına mahkum ederken, 38 sanığın beraatini kararlaştırmıştı. İkinci yargılamada ise, 99 sanıktan 33'ünü idam, 35'ini çeşitli hapis cezalarına çarptırmış, 11 sanık hakkındaki kararında da direnmişti.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, PKK'ya yardım ve yataklık iddiasıyla Malatya DGM'de yargılanan Tunceli Belediye Başkanı Hasan Korkmaz hakkındaki beraat kararını bozdu.

Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, FP'den İstanbul Milletvekili seçilen Merve Safa Kavakçı'nın Türk vatandaşlığının kaybettirilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararını yasa ve usule uygun bularak onadı.

Emniyet Genel Müdürlüğü, MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici'nin "Eroine polis yol verir" sözleriyle ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, Hizbullah'ın üst düzey yöneticilerinden olduğu belirtilen Hacı İnan'ın da aralarında bulunduğu altı örgüt üyesi hakkında, idam istemiyle dava açtı.

İstanbul 1 Nolu DGM, 1996'da Kocaeli'de Süleyman Demirel'e suikast girişiminde bulunan İbrahim Gümrükçüoğlu'nun 1 yıl boyunca kapalı bir hastanede tedavi görmesine karar verdi. Adli Tıp'tan gelen yazıda, Gümrükçüoğlu'nun "Fiili işlediği zaman şuurunu veya hareket serbestisini tamamen ortadan kaldıracak surette akıl hastalığı olduğu" belirtildi.

Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu çoğu Bilim Araştırma Vakfı üyesi 36 kişinin çete kurmak, tehdit ve şantajla çıkar elde etmek suçlarından İstanbul DGM'de yargılandıkları son duruşmada 5 kişi daha tahliye oldu. Mahkeme Heyeti, Adnan Oktar ve Fırat Develioğlu'nun tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi Malatya 1 Nolu DGM'nin, izinsiz başörtüsü gösterileri yaptıkları gerekçesiyle 76 sanık hakkında verdiği kararın bir bölümünü onarken, bir bölümünü de bozdu. Yargıtay, 27 sanık hakkında verilen mahkumiyet, 1 sanıkla ilgili beraat, 8 sanık hakkında da davanın reddine ilişkin kararları onayladı. Bir sanıkla ilgili verilen, davanın reddine ilişkin karar ile 8 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararını bozan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 12 sanık hakkında verilen cezayı ise az bularak, sanıkların 2 kez eyleme katıldıklarını, bu nedenle 2 kez cezalandırılmalarını istedi. Yargıtay, 10 sanıkla ilgili verilen davanın reddi, 2 sanık hakkındaki görevsizlik ve 4 sanık ile ilgili dosyanın ayrılması kararını da onayladı.

FP Konya Milletvekili Hüseyin Arı, TBMM kürsüsünden yaptığı bir konuşma sebebiyle hakkında, "devletin askeri kuvvetlerini alenen tahkir ve tezyif etmek" iddiası ile fezleke hazırlayarak TBMM'ne gönderen Zeytinburnu Cumhuriyet Savcısı Feyzullah Uyusun aleyhine Adalet Bakanlığı'na suç duyurusunda bulundu.

AİHM'NİN TÜRKİYE YARGILAMALARI

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin, Şırnak Yeniköy yakınlarında 14 Ağustos 1993'ten bu yana kayıp olduğu öne sürülen Abdülvahap Timurtaş'ın ailesine 30 bin İngiliz Sterlini (yaklaşık 30 milyar TL) tazminat ödemesini kararlaştırdı.

AİHM, 1995 yılında gözaltına alındığı İzmir Emniyet Müdürlüğü'nde işkence gördüğünü iddia eden Özgür Çavuşoğlu'nun başvurusuna "kabul edilebilirlik" kararı verdi.

Türkiye, gözaltında işkenceyle öldürüldüğü iddiasıyla AİHM'de süren Namık Erkek davasında, 7 bin sterlin (6.5 milyar lira) tazminat ödemeyi teklif ederek "dostane çözüm" önerisinde bulundu. Teklif, Türkiye'den 1 milyon dolar (651 milyar lira) tazminat talep eden Erkek'in ailesi tarafından reddedildi. Erkek ailesinin avukatı Hamza Yılmaz da, "Türkiye, sorumluluğunun mahkeme kararı ile tescil edilmemesi için bu teklifi yapıyor" yorumunda bulundu.

AİHM, Türkiye'yi Agit Salman'ın işkence sonucu öldüğü gerekçesiyle 75 bin sterlin, Abdüllatif İlhan adlı şahsın da kafasına silahla vurulması nedeniyle önce travma sonra da kısmi felç geçirdiği için 122.600 sterlin tazminat ödemeye mahkum etti.

Gazeteci Ümit Erdoğdu'yu haklı bulan AİHM, Türkiye'yi, Sözleşme'nin ifade özgürlüğünü içeren 10. maddesini ihlalden toplam 4 milyar 150 milyon lira tazminat ödemeye mahkum etti.

AİHM, Türkiye'yi Abdüllatif İlhan adlı şahsa işkence yapmaktan 122.600 sterlin tazminat ödemeye mahkum etti.

Avukat Hacı Ali Özhan'ın FP'den İstanbul Milletvekili seçilen Merve Kavakçı ile ilgili başvurusuna AİHM yazı işleri şu yanıtı verdi: "Dosyanızın ön incelemesinden şikayet etmek istediğiniz konunun, Türkiye'de 18 Nisan 1999 tarihinde yapılan Milletvekili Genel Seçimleri neticesinde Fazilet Partisi'nden milletvekili seçilen Merve Kavakçı'nın türban kullanması nedeniyle meclis çalışmalarına katılmasına izin verilmemesinin milli iradenin eksik temsil edilmesine ve de vatandaş olarak temsil hakkınızın ihlaline yol açtığı gerekçesiyle 1 Nolu Protokol'ün 3. maddesinin ihlali olduğu anlaşılmaktadır."

İNSAN HAKLARI POLİTİKALARI

AB kriterleri doğrultusunda yasal mevzuatta yapılacak düzenlemelere ilişkin olarak Başbakanlık İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu (BİHKÜK) Sekreteryası tarafından Mayıs ayında hazırlanarak Başbakan Bülent Ecevit'e takdim edilen ve "yol haritası" niteliğindeki rapordan MGK Genel Sekreterliği'nin itirazı üzerine son anda Dışişleri Bakanlığı'nın "kapsayıcı anayasal vatandaşlık" ilkesinin Anayasa'da esas alınması; düşünceyi açıklamada dil yasağının kaldırılması gibi öneriler rapordan çıkarıldı.

Dışişleri Bakanı İsmail Cem, MGK ile hükümet arasında görüş ayrılığı olduğu yönünde çıkan haberleri değerlendirirken, MGK ile hükümetin iki ayrı birim olduğunu belirtti ve "Herkesin görevi ayrıdır. Ancak, MGK hükümet önünde engel değildir." dedi.

Avrupa Birliği'ne üyelik çalışmalarında büyük emeği bulunan bürokratlardan Gürsel Demirok görevinden alındı. Başbakanlık İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu Sekreterya Başkanı olarak görev yapan ve "Kopenhag Siyasi Kriterleri Işığında Türkiye'nin Alması Gereken Önlemler" paketinde sıralanan değişikliklere mecbur olduğu görüşünü paylaşan Gürsel Demirok'un görevden alınma gerekçesi Başbakanlık kaynaklarınca 'bilgi sızdırmak' olarak açıklanmasına karşılık, bu görevden alınmada Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği'nin görüşleriyle çatışan cesur önerilerin rapora alınmasının etkili olduğu iddiası gündeme geldi.

Konrad Adenauer Vakfı ve Türk Demokrasi Vakfı'nca TBMM'de düzenlenen "Türkiye'de Anayasa Reformu-Prensipler ve Sonuçlar" konulu konferansın açılış oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türk insanının uygar dünya düzeni içinde varlığını sürdürebilmesi için yapılması gerekenleri sıraladı. İnsan hak ve özgürlüklerinin, demokratik toplum düzeni içinde insan olmanın insanca yaşayabilmenin vazgeçilmez koşulu olduğunu vurgulayan Sezer, herşeyin bunları sağlamaya, korumaya ve geliştirmeye yönelik olması gerektiğinin altını çizdi. Sezer'in Türkiye için çerçevesini çizdiği yol haritası şu temel noktaları içeriyor: "Anayasal düzenlemeler, insan hak ve özgürlüklerinin elde edilmesi ya da genişletilmesi için devlet gücünü kullananlara karşı ve bunların yetkilerini sınırlamak amacıyla yapılır. Özgürlükçü demokrasilerin en önemli ilkesi, insanın devlet için değil devletin insan için var olduğu anlayışıdır. Türkiye insan hak ve özgürlüklerini evrensel standartlara uydurmalı, geliştirmeli ve korumalıdır. Bunun için uluslararası sözleşmeler karşısında Anayasa yeniden gözden geçirilerek, sözleşmelerde öngörülen evrensel standartlar hukukumuza kazandırılmalıdır. Çağdaş yönetimlerde demokrasinin temeli kabul edilen hukuk devleti ilkesi, devletin hukuka bağlılığını, yasama ve yürütme erklerinin bağımsız yargı tarafından denetimini ve temel hak ve özgürlüklerin korunmasını gerektirir. Avrupa hukukuna uyum, ancak iç hukukumuzda yapacağımız reformla olanaklıdır. Türkiye'nin reformlara anayasadan başlayarak bu kararlılığını ortaya koyması gerekmektedir. Bu yöndeki girişimlerin destek göreceğini burada belirtmek istiyorum."

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK), Diyarbakır, Hakkari, Şırnak ve Tunceli illerindeki OHAL uygulamalarına devam kararı alırken, 30 Temmuz 2000'den geçerli olmak üzere Van'ın mücavir iller statüsüne alınmasını benimsedi.

MGK'nın yetki alanlarının tanımlanmasında yarar olduğunu belirten FP Genel Başkan Yardımcısı Bahri Zengin, "Sivil-asker herkes milletin, temsilcilerinin emrinde olmalıdır" dedi.

Partisinin Grup Toplantısı'nda konuşan ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Türkiye'de en büyük iç tehdidin Avrupa Birliği (AB)'ne karşı çıkanlar olduğunu söyledi. Devletin AB'ye karşı isteksiz davrandığını vurgulayan Yılmaz, "Herkes bilmeli ki, birilerinin Kopenhag kriterlerinin adını bile duydukları zaman uykuları kaçıyor. Türkiye'de bu kriterlerin hayata geçmesiyle varlıkları ya da haksız elde ettikleri güçleri ortadan kalkacak olanlar vardır" dedi. Yılmaz konuşmasının devamında şunları söyledi: "İnsan haklarını genişleteceğiz diye dünya aleme söz veriyoruz. Ama, hala bir kısım insanımızı tehlike olarak görüyoruz. Örgütlenme özgürlüğünü savunurken partileri kapatıyoruz. Kimileri de el ovuşturup bunu büyük iştahla seyrediyor."

Örgütlü Suçla Mücadele Tartışmalı Konferansı'na katılan İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, "Basına olaylarla ilgili gerekli bilgileri Cumhuriyet savcılıkları vermelidir" dedi.

AB devlet ve hükümet başkanlarının Portekiz'deki zirvesi sonunda yayınlanan belgede, Türkiye'nin AB üyeliği için ortaya konulan kriterleri yerine getirme konusundaki tutumunun "not edildiği" bildirildi. Zirve kapanış belgesinde, AB Komisyonu'ndan Türkiye'ye yapılan mali yardımların ortak bir çatı altında toplanması için gerekli hazırlığı başlatması istendi. Belgede, AB Komisyonu'ndan ayrıca Türkiye'nin AB mevzuatına uyumda geldiği aşamanın analitik araştırma süreci ile ilgili olarak, AB Konseyi'ni bilgilendirmesi kararlaştırıldı.

MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, FP Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya'nın DPT'ye bağlı sosyal tesislerdeki başörtüsü yasağı genelgesiyle ilgili yazılı soru önergesine verdiği cevapta "Bakanlığım bağlı kurum ve kuruluşlarınca hazırlanan ve soru önergesinde belirtilen ifadelerin genelge metni içinde yer aldığı bir düzenleme bulunmamaktadır." dedi. Bahçeli'nin cevabında, basındaki haber ve yorumlarda değerlendirilen ibarelerin, işletmeciliği Merkez Bankasına verilen ve yıllık kontenjan çerçevesinde DPT personelinin de yararlandığı tesisin kullanımıyla ilgili olarak Merkez Bankası tarafından hazırlanan Katılım İstek Formu'ndaki açıklamalarla ilgili olduğu belirtildi.

BM Kalkınma Programı (UNDP), "İnsani Gelişme Raporu 2000"de Türkiye, insani kalkınma sıralamasında 85. sırada yer aldı. Türkiye geçen yıl 86. sırada yer almıştı. Türkiye'nin insan merkezli gelişme performansının sürekli "orta gelişmişlik" kategorisinde yer almasının, okur-yazarlık ile yaşam koşulları ve sağlık hizmetlerinin bir göstergesi olan yaşam beklentisinde arzu edilen gelişmişlik düzeyine yaklaşılmasından kaynaklandığı bildirildi. AB adayı konumunda olan Macaristan, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti gibi ülkelerde okur yazarlık oranı yüzde 99 iken bu oran Türkiye'de yüzde 84 olduğu, kadınlarda bu oranın yüzde 75'e kadar düştüğü belirtildi. Rapora göre Türkiye'de zorunlu ilköğretim okullaşma oranı yüzde 99.9 iken bu oran orta öğretimde yüzde 58.4'e iniyor.

AB Komisyonu Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Karen Fogg, Kopenhag kriterlerinin, azınlıkların korunmasından söz ettiğini vurgulayarak, Türkiye'de her şeyin tartışılması durumunda Kopenhag kriterlerinin yerine getirilebileceğini söyledi.

İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, Güneydoğu Anadolu bölgesindeki terör sorunu nedeniyle boşaltılan köylere, MGK'da kabul edilen eylem planı çerçevesinde geri dönüş projesi başlattıklarını ve bu amaçla 2.8 trilyonun kullanılacağını söyledi.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi ANAP İstanbul Milletvekili Emre Kocaoğlu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e mektup yazarak, insan hak ve özgürlükleri aleyhine işlenen suçların kamuoyuna açıklanmasını istedi. Mektubunda, demokrasi ve insan hakları konusundaki yaklaşmalarından dolayı Sezer'e teşekkür eden Kocaoğlu, "asli görevleri suçu önlemek olan birtakım kamu görevlilerinin, kötü muamele ve işkence gibi bizatihi suç olan yollara başvurmaları, devletin suç işlediği anlamına geliyor" dedi.

İzmir Barosu İnsan Hakları Hukuku ve Hukuk Araştırmaları Merkezi'ne bağlı bir grup avukat, İçişleri Bakanlığına başvurarak, Kayseri Valisi Nihat Canpolat hakkında "Görevi kötüye kullanmak, suç işlemeye tahrik etmek, kanunun suç saydığı fiili övmek" iddiasıyla soruşturma başlatılmasını istedi. Vali Canpolat, polis gününde yaptığı konuşmada "İnsan hakları insan olanlara gösterilecek bir haktır" demişti.

TBMM Adalet Komisyonu, İçişleri Bakanlığı tarafından 1996 yılında hazırlanan ihbarcılığı ve muhbirliği dayatan "Terörle Mücadele Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısı"nı, Anayasaya aykırı hükümler içerdiği gerekçesiyle Anayasa Komisyonuna gönderdi.

DÜNYA İNSAN HAKLARI RAPORU

Freedom House adlı kuruluş, 2000 Basın Özgürlüğü raporunu yayınladı. Raporda basın özgürlüğü açısından Türkiye'nin adı "yarı bağımsız ülke" olarak geçiyor. Freedom House'un hazırladığı raporda, dünyada sadece 69 ülkede basın özgürlüğünden bahsedilebileceği belirtildi. 51 ülkenin yarı özgür olduğuna yer verilen raporda, 66 ülkede ise basın özgürlüğünün söz konusu olmadığı vurgulandı. Türkiye'nin de yer aldığı yarı bağımsız ülkeler bölümünde hükümet ya da devlet politikalarının basın özgürlüğü önünde 'sınırlayıcı'olduğu ifade edildi.

Avrupa Birliği, tüm üye ülkelerde yoksullara, özürlülere ve ayrımcılığa maruz kalanlara yapılan devlet yardımını büyük ölçüde azaltmayı planlıyor. Brüksel'de hazırlanan AB 2001 bütçesine göre, Avrupalı yoksullara, özürlülere ve ayrımcılık kurbanlarına yapılan devlet yardımları yüzde 60 oranında kesilecek. Bütçe kabul edilirse, en az 11 büyük özürlü örgütü de AB'den bir daha yardım alamayacak.

Uluslararası Af Örgütü'nce yayımlanan yıllık raporda, 1999 yılı içinde 144 ülke hakkında İnsan Hakları ihlali suçlaması yapıldı. Raporda ABD, Japonya ve İsviçre, "polis vahşeti" "hapishanedeki mahkumların aşağılayıcı ve zalimce muameleye maruz bırakıldığı" iddiaları dolayısıyla eleştirildi. Örgütün 144 ülkede yapılan günlük insan hakları ihlalleri iddialarını belgelendirdiği kaydedilen raporda, bu iddialar arasında en az 38 ülkede yargısız infaz yapılması, 61 ülkede düşünce suçlularının hapsedilmesi, 132 ülkede de işkence yapılmasının bulunduğu ifade edildi. Raporda "1999 yılı, dünya nüfusunun büyük bir kesimine, baskı, savaş ve sefalet getirmiştir. Kosova'da Sırpların Kosovalı Arnavutlara karşı yaptıkları insan hakları ihlalleri, Rus kuvvetlerinin Çeçen kentlerini yok etmesi ve Doğu Timor'da yüzlerce kişinin öldürülmesi, binlerce kişinin evsiz kalması gibi olayların, geçen yıl insan hakları kurbanlarının sayısını artıran önemli etkenler olduğu ifade edildi.

Human Rights Watch, halen ülkesinde cezaevinde tutuklu bulunan Özbek yazar Memedali Mahmud'un sağlık durumunun kritik olması nedeniyle hayati tehlikeyle karşı karşıya olduğunu duyurdu.

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği, Afganistan'daki kuraklık nedeniyle kitlesel göçler ve ölümlerin muhtemel olduğu uyarısında bulundu.

BM'nin Genel Sekreter Yardımcısı Pino Arlacchi, New York Times Gazetesi'ne verdiği demeçte, insan kaçakçılığının en hızlı gelişen örgütlü suç alanı olduğunu belirterek, "Londra'daki olayın, buzdağının su üstündeki kısmı olduğuna" dikkat çekti. BM yetkililerine göre, halen dünyada 200 milyon kişinin insan kaçakçılarının elinde olduğu belirtildi.

Uluslararası Af Örgütü, İsrail'e ilişkin raporunda, bu ülkenin Filistinlilere yönelik hak ihlallerine devam ettiğini açıkladı. Örgüt ayrıca, NATO'nun geçen yılki Kosova operasyonu sırasında sivil hedefleri bombalayarak, uluslararası kanunları ihlal ettiğini bildirdi.

ABD: Son idamlarla birlikte (24 Haziran 2000), ABD eyaletlerindeki idam dağılımı 2000 yılı itibariyle şöyle: Teksas 19, Oklahoma 6, Alabama ve Virginia 3'er, Arizona ve Florida 2'şer. Amerikan milli güvenliği için büyük bir tehdit oluşturduğu iddiasıyla 1997 yılında gözaltına alınan Florida Üniversitesi Araştırma Görevlisi Dr. Mazen El Neccar 3 yıldan bu yana hapishanede tutuluyor. Avukat ve savunma hakkının da elinden alındığı belirtilen Neccar'ın kaldığı hapishanede Mayıs ayında büyük bir isyan çıkmıştı. Hapishaneyi ziyaret eden Amerika Sivil Özgürlük Sendikası temsilcilerinin El-Neccar ile görüşmesinden sonra güvenlik önlemlerini arttıran ABD yetkililerinin El-Neccar'ın, ailesi ile görüşmesini de engellemeye başladığı belirtiliyor. Avukatlarının yaptığı müracaatlar sonrası Miami Mahkemesine çıkarılan El-Neccar'ın Amerika Anayasasına göre hemen serbest bırakılması istendi. Ancak mahkeme bunu geri çevirdi.

AFGANİSTAN: Ülkenin yönetimi için farklı silahlı gruplar arasındaki çatışmalar devam etti.

ALMANYA: İçişleri Bakanı Otto Schily, iltica hakkıyla yasadışı göçün farklı konular olduğunu ileri sürerek, "iltica ve yasadışı göç konuları birbirinden ayrı tutulmaldır" dedi.

ANGOLA: Başkent Luanda yakınlarında gençlerin bulduğu roketin patlaması sonucu 12 kişi öldü, 52 kişi yaralandı.

BOSNA HERSEK: Bosnalı Sırpların elinde bulunan bir kasabada 9 kişilik toplu mezar bulundu. Başkentin kuzey batısındaki mağaralarda 58 Boşnak'ın cesedi bulundu. Bu cesetlerle birlikte son üç ay içinde bulunan ceset sayısı 500'ü bulurken, 1999 Haziran'ından itibaren bulunan ceset sayısı 2600 olarak açıklandı.

BREZİLYA: Fortaleza kenti yakınındaki cezaevinden kaçmak isteyen 6 mahkum vurularak öldürüldü.

BULGARİSTAN: Filibe kentinde Halil Balkan adlı Türk işadamı, kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

CEZAYİR: Geçtiğimiz yıllarda, Anamuhalefet Partisi FIS'ın seçim galibiyetini kabullenmeyen ordunun yönetime el koyarak birçok muhalifi tutuklaması üzerine başlayan şiddet eylemleri, bu ay da devam etti. Mascara kentinde yaşanan bombalı saldırıda 13 kişi öldü, 42 kişi de yaralandı.

ÇEÇENİSTAN: Rusya'nın bu ülkeyi onbinlerce askeriyle işgal etmesi üzerine başlayan çatışmalar devam etti. Yüzbinlerce insan bu ay da evlerine dönemedi, çeşitli kamplarda sürgün hayatı yaşamaya mecbur bırakıldı. Uluslararası kamuoyunun da desteğini arkasına alarak ülkeyi tümüyle idaresi altına alan Rus kuvvetlerinin sivillere yönelik eylemleri bu ay da devam etti.

ÇİN: Gözaltına alındıktan iki gün sonra "Çin'i parçalamak için faaliyetlerde bulunmak, silah kaçakçılığı yapmak, cinayet ve hırsızlık" gibi suçlamalarla idama mahkum edilen beş Uygur Türk'ü hemen infaz edildi. Cinayet ve uyuşturucu kaçakçılığından 12 kişi idam edildi. Kaliforniya merkezli Tibet İçin Avukatlar Komitesi'nin raporuna göre, Çin yönetimi, işgal altında tuttuğu Tibet'te dini ve siyasi suçlar işledikleri gerekçesiyle yaşı altıya varan çocukları bile işkenceden geçiriyor. Meydana gelen maden kazalarında ise 19 madenci yaşamını yitirdi.

ENDONEZYA: Binlerce insanın yaşamına mal olan dini çatışmaları önlemek amacıyla Moluk adalarına seyahatin yasaklandığı bildirildi. Hristiyan-Müslüman çatışmasında 124 kişi öldü, 100'ün üzerinde kişi de yaralandı.

ETİYOPYA: Bu ülkenin Eritre ile yapmış olduğu savaş, barış antlaşmasıyla sona erdi.

FİLİPİNLER: Güvenlik görevlileri ile muhalif silahlı Müslüman gruplar arasında çıkan çatışmalar bu ay da devam etti ve 42 kişi öldü.

FİLİSTİN: İsrail askerleri ile Yahudi yerleşim birimleri çevresindeki çitleri yıkmaya çalışan Filistinliler arasında yaşanan çatışmalar devam ederken 4 Filistinli yaralandı. Filistin'de faaliyet gösteren Mandela İnsan Hakları Örgütü ve Filistin İnsan Hakları Komitesi adlı iki ayrı İnsan Hakları kuruluşu, Halid Yunus adlı 36 yaşındaki Filistinli'nin ölümünden, yönetime bağlı Koruyucu Güvenlik Teşkilatı'nın sorumlu olduğunu bildirdi. Yunus, 25 Mayıs 2000 tarihinde tutuklanmış ve 6 Haziran 2000 tarihinde özerk yönetime bağlı Ez-Zahiriye karakolunda tutuklu olduğu sırada hayatını kaybetmişti.

FRANSA: Dışişleri Bakanı Hubert Vedrine, göçmen sayısının sınırlandırılması için kota konulması önerisinin gözönünde tutulması gerektiğini söyledi. Yeni çıkan bir yasayla bu ülkede iki kez cürüm işleyen tarikatların kapatılması kararlaştırıldı. Pau kentinde idari arşivin bir bölümünü çalmaya çalışırken yakalanan, "Bask İçin Demokrasi Grubu"na mensup 5 kişi, çıkarıldıkları mahkemede Bask dili ve kültürü için mücadele ettiklerini ancak terör eylemleriyle ilişkileri olmadığını belirterek Baskça konuşmakta ısrar edince hakim, 5 Basklı'yı yaka paça adliyeden dışarı attırdı.

GUATEMALA: Pavon cezaevinde çıkan isyanda 2 kişi öldü, 30 kişi de yaralandı.

GÜRCİSTAN: Savunma Bakanı David Tevsadze'nin kardeşi Guram Tevsadze, aracına yerleştirilen bombanın patlaması sonucu hayatını kaybetti.

HİNDİSTAN: Hint askerleriyle Keşmir'in bağımsızlığı için mücadele eden silahlı gruplar arasındaki çatışmalar devam etti. Çatışmalarda 48 kişi öldü. Bihar eyaletindeki kast çatışmasında 33 kişi öldü. Andra Pradeş kentinde bir camiye yerleştirilen bombanın patlaması sonucu bir kişi yaralandı.

HOLLANDA: Yasadışı konumda bu ülkede yaşadıkları gerekçesiyle 40 Nijeryalı sınırdışı edildi.

IRAK: Ramadi kenti yakınlarında Körfez Savaşı'ndan kalma bir bombanın patlaması sonucu 9 kişi öldü. ABD'nin önde gelen gazetelerinden Washington Post'ta çıkan bir yazıda ABD uçaklarının saldırıları sonucu son 18 ayda 300 sivilin öldüğü, 800'ünün de yaralandığı belirtildi. ABD savaş uçakları Türkiye üslerinden kalkarak, Irak'ı bombalamaya bu ay da devam etti. Casuslukla suçlanan Ürdün asıllı Davut Salman El Dallu idam edildi.

İNGİLTERE: Gözaltında iki kadına tecavüz eden ve üç kadına da cinsel tacizde bulunan polis memuru Paul Banfield, 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. NATO'nun Kosova Harekatı sırasında İngiltere'ye "geçici mülteci" statüsüyle davet edilen 4500 Kosovalı mülteci arasında olup halen bu ülkede yaşayan 2349 mülteciden, bir haftaya kadar ülkeyi terk etmeleri istendi. İngiltere'nin Dover limanında Hollanda plakalı bir tırda 58 kişinin cesedinin bulunması, bu ülkeye kaçak yollardan girişlerle ilgili tartışmaları alevlendirdi. Başbakan Tony Blair, Avrupa Birliği zirvesi için gittiği Portekiz'de konuya ilişkin olarak, "İnsan kaçakçılığı, herkes tarafından lanetlenmesi gereken bir şer ticaretidir." dedi.

İRAN: Iran-ı Ferda (Yarının İranı) Dergisi'nin sahibi siyasetçi İzzetullah Sahabi, evinde yapılan aramalarda "gizlilik derecesi taşıyan belgeler" bulunduğu iddiasıyla tutuklanarak hapse atıldı.

İSRAİL: Güvenlik kuvvetlerinin Filistin toprağı işgali ve bu topraklar üzerinde Yahudi yerleşim yerleri açma çalışmaları bu ay da devam etti.

İTALYA: Don Bosco hapishanesinde bir grup mahkumun genel af için açlık grevi başlattığı belirtildi. Bu ülkeye kaçak yollardan giriş yapan yaklaşık 50 bin mülteci, İçişleri Bakanlığı'na başvurarak oturma izni istedi.

KATAR: Cinayet suçlamasıyla 3 Hintli'nin kafaları kılıçla kesilerek idam edildi

KOSOVA: Uluslararası Kızılhaç Komitesi, Kosova'da çoğu Arnavut olmak üzere hale 3368 kişinin kayıp olduğunu bildirdi. Foça kentinde, Sırplar tarafından katledilen 45 Müslümanın cesedi bulundu.

LÜBNAN: 1975 yılında patlak veren iç savaştan kalma 25 kişilik toplu mezar bulundu. İsrail ordusu, 22 yıldır işgali altında tuttuğu Güney Lübnan'dan çekildi.

RUANDA: 1994 yılındaki soykırıma katılmaktan yargılanan 8 kişi ölüm cezasına çarptırıldı.

RUSYA: Rus Gazeteciler Birliği, eski Sovyetler Birliği topraklarında son 10 yılda 200'den fazla gazetecinin çatışmalar sırasında öldüğünü duyurdu.

SRİ LANKA: Bir geçit töreni sırasında düzenlenen intihar saldırısında, aralarında bakanların da bulunduğu 21 kişi öldü. Yönetime muhalif silahlı gruplarla güvenlik kuvvetleri arasında yaşanan çatışmalar bu ay da devam etti.

SUDAN: Devlet Başkanı Ömer El Beşir, genel af ilan etti.

SURİYE: Suriye ordusunda görevli General Halil Hader, evinin banyosunda boğularak öldürülmüş halde bulundu.

TANZANYA: Ruanda'daki insanlık suçlarını yargılamak üzere Tanzanya'da kurulan BM Mahkemesi, 1994 soykırımıyla ilgili suçlarını itiraf eden Belçikalı gazeteci Georges Ruggiu'yu 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Bir milyon insanın hayatını kaybettiği soykırım sırasında Ruggiu, Tutsilerin öldürülmesini teşvik eden bir radyo kanalında sunucu olarak görev yapıyordu.

YUNANİSTAN: İngiltere'nin Atina Askeri Ateşesi Tuğgeneral Stephen Saunders, motorsikletli iki saldırganın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Saldırıyı "17 Kasım" örgütü üstlendi. Avrupa Konseyi bünyesinde faaliyet gösteren "Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı ile Mücadele Komisyonu" tarafından hazırlanan raporda, bu ülkede azınlıklara karşı hoşgörülü davranılmadığı açıklandı. Raporda Yunanistan'da Müslüman, Arnavut ve Çingene azınlıklara karşı ayrımcılık ve hoşgörüsüzlüğün etkili olduğu kaydedildi. Başkent Atina yakınlarındaki Nea Kios kasabası Belediye Meclisi, aldığı bir kararla, kent sınırları içinde Çingenelere yer olmadığını, Çingenelerin kente yaklaşmasına izin verilmeyeceğini resmen ilan etti.

________________________

(*) Bu Rapor, MAZLUMDER İnsan Hakları İhlallerini İzleme Komisyonu'nca hazırlanmıştır.

YAYIN BİLGİLERİKategori Adı Yurt İçi RaporlarTarih 2000-06-30
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4644887