Tanışık ve Dürümlü Faciasını Yüksek Sesle Kınıyoruz!

12 Mayıs 2016 tarihinde, gece saat 22.30 sularında Diyarbekir’in Sur İlçesi’ne bağlı Herbecin (Tanışık) Köyü ile Baqews (Dürümlü) Mezrası arasındaki yolda, içinde 15 ton civarında patlayıcı olduğu iddia edilen bir kamyonun patlaması sonucu resmî verilere göre 17 köylünün yaşamını yitirdiği, 23 kişinin de yaralandığı öğrenilmiştir. Yaşamını yitirenlerden cesedine ulaşılan 4 kişiden üçünün; Ramazan Yakar, Ahmet Yaman, Mustafa Yakar isimli köylüler olduğu, bir cesedin kimliğinin tespit edilemediği ve en az 12 kişini kayıp olduğu bilgisi edinilmiştir. Herbecin Köyü muhtarı Bayram Yaman’ın anlatımına göre kayıp kişilerin isimlerini şöyle: Seyithan Yakar, Orhan Yakar, Gerçek Yaman, Rıza Yaman, Sait Yaman, Temur Yakar, Mehmet Yaman, Tahir Yaman, Uğur Yaman, Salih Yaman, Davut Yaman, Soyadı Yeşil olan biri. Yaşamını yitirenlerin tamamının Herbecin Köyü’nden ve yaralıların tamamının da Baqews Mezrası’ndan olduğu bilgisi köylüler tarafından paylaşılmıştır. MAZLUMDER olarak bu elim hadiseyi esefle kınıyor, halkın her alanda can ve mal kaybına sebep olan bu gibi eylemlerin asla kabul edilemeyeceğine ilişkin tutumumuzu bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz.

MAZLUMDER adına 15 Mayıs 2016 Pazar günü Herbecin Köyü’ne giden 4 kişilik heyetimiz köylülere taziye ziyaretinde bulunmuştur. Heyetimiz taziyeden sonra, basında yer alan çeşitli iddialar karşısında olan biteni doğrudan öğrenmek ve bir rapor hazırlamak üzere mağdurlarla görüşme talep etmiş ancak köylüler olayın medyada yer alma biçimlerinden rahatsız oldukları için konuşmak istememişlerdir. Bu sebeple halihazırda patlamanın oluş şekliyle ilgili kesin bir bilgi olmamakla birlikte olayın ilk safhasının bütün anlatımlarda benzer olduğu görülmüştür. Buna göre;  saat 22.00 sularında köydeki bir taziyeden evine dönen Orhan Yakar evinin yakınında, kum taşıma işlerinde kullanılan ve ‘kırkayak’ diye tabir edilen bir kamyon görüyor. Son zamanlardaki hayvan hırsızlığı olaylarının da etkisiyle araçtan şüphelenen Yakar, şoföre kim olduğunu ve ne için burada gezindiğini soruyor. Şoför ile şoförün cevaplarından tatmin olmayan Yakar arasında yaşanan sözlü tartışmanın ardından kamyonun şoförü Yakar’a silah çekiyor. Bunun üzerine Yakar, silahını almak için evine giderken bir yandan da yardıma gelmeleri için akrabalarını arıyor. Köylüler birkaç arabayla Baqews Mezrası’na doğru giden kamyonun peşine düşüyorlar. Taziye sahiplerinden Köy Muhtarı Bayram Yaman’ın anlatımına göre köylüler kamyondaki kişi veya kişilerin kim olduğunu ve kamyonda ne olduğunu bilmiyorlar (link). Yaşanan olayın bundan sonrası ile ilgili; PKK mensuplarının kamyonu terk edip uzaklaştıktan sonra infilak ettirdikleri ya da bir çatışma yaşandığı ve kamyona isabet eden kurşunların patlayıcıyı infilak ettirdiği gibi çeşitli iddialar dile getirilmiş ancak görgü tanıklarından hiçbiri hayatta kalmadığı için iddialardan herhangi biri kesinleştirilememiştir. (Kamyon şoförü ile tartışan kişinin Orhan Yakar değil de Seyithan Yakar olduğu, kamyonun içinde yalnız şoför olduğu, şoförle birlikte dört kişi oldukları şeklinde anlatımlar da tarafımıza ulaşmıştır.)

Öte yandan PKK tarafından 15.05.2016 tarihinde yayınlanan açıklamada patlayıcı yüklü kamyon sahiplenilmiş, köyün içinden geçen kamyonun yaklaşık 15 ton patlayıcı taşımasının sebep olabileceği felaket göz ardı edilerek kamyonun “hareket halindeyken bazı yerel işbirlikçi unsurlar tarafından engellenmeye çalışıldığı” iddia edilmiş,  köylüler zan altında bırakılmış ve sorumluluk yaşamını yitiren köylülere yıkılmıştır. Dili böylesine teknik ve soğuk, mağduru suçlayıcı ve sorumluluğu üzerinden atan açıklamalar çatışma ve savaş zamanlarından alışık olduğumuz ancak kabul etmediğimiz açıklamalardır. Bu açıklamanın Roboskî Katliamı’nın ardından yapılan açıklamaya benzerliği de manidardır. 

15 ton patlayıcı yüklü bir kamyonun bir köyün içinden geçmesi kendi başına yaşam hakkını ciddi bir şekilde tehdit ederken kamyondaki patlayıcının sebep olduğu faciaya karşı bu sorumsuzluk ve mağduru suçlayıcı bu yaklaşımı kabul edilemez buluyor, Roboskî Katliamı karşısında yapılan teknik ve mağduru suçlayıcı açıklamalar karşısında yaptığımız gibi bu açıklamayı da ölülerin hatırasına saygısızlık olarak değerlendiriyoruz. Kamyon her ne şekilde patlamış olursa olsun, o kadar patlayıcıyı köyün içinden geçirmek ve insanların yaşam haklarını ihlale sebep olmak sorumluluğundan hiçbir kişi ve örgütü kurtaramaz.

Sivil yerleşim alanlarında düzenlediği bombalı saldırılarla şehirlerimizin güvensiz alanlar haline gelmesine ve toplumsal ortamda gerilimin yükselmesine neden olan eylemlerden vazgeçmesi çağrısında bulunduğumuz PKK’ye böylesi bir facia üzerinden sorumluluğunu yeniden hatırlatıyor ve böylesi eylem ve hareketlerin hiçbir toplumsal talep üzerinden meşrulaştırılamayacağını bir kere daha vurguluyoruz! Bir örneğine bu kez Diyarbekir’in Herbecin köyünde maruz kalınan, şiddet ve tedhiş yöntemleriyle sürdürülen, birçok sivil halkın da canına kasteden bu korkunç ve insanlık dışı katliamı yüksek sesle kınıyor, bu patlamada ölenlere Allah'tan Rahmet, yakınlarına başsağlığı yaralılara da acil şifalar diliyoruz.

MAZLUMDER olarak; adil, özgür ve eşit bir gelecek için her kişi, grup ve kurumun sorumlu olduğunu bu vesileyle bir kez daha hatırlatıyor, sorumluluk sahiplerini şiddet sarmalının kör edici karanlığından çıkmaya ve topluma karşı borçlu oldukları barışı tesis etmeye çağırıyoruz!

MAZLUMDER Çatışma İzleme ve Çözüm Grubu

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2016-05-16
Okunma Sayısı : 5233
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4643470